Yer sarsılıyor birkaç gündür yürekler ağızda
aklımız başımızdan gidiyor her defasında
bir yanda can korkusu bir yanda mal
artık o da dertler benim olsun dünyasında
ne güzel unutulmuştu ne kadarda rahattık
sıkı bir abone olduk bir kaç gündür
şaka gibi meret durup durup ben buradayım diyor
her deprem sonrası Kandilli açıklama yapıyor
merkez üssü Marmara denizi Silivri açıkları
kırılan fay yerin yedi kilometre altında
yetkili beyanları ise almış başını gidiyor medyada
bir minarenin üstü yıkıldı Avcılarda bir iki bina çatlak
hasar tespitleri yapıldı evler mühürlendi
o evlerde yaşayan insanlar kim bilir nereye gitti
üç nokta sekiz dört nokta dokuz derken
beş nokta sekiz Richter’den gözümüz korktu birden
konu komşu telaşlı her kafada ayrı bir hesap
can pazarı bu bırak kendi canını
çocuklar eş anne baba kurtulmalı
çok insan çok aile sokakta parkta evlere girilmiyor
insanlar korku ile yaşıyor
Yirmi yıl önceydi unutamam mümkün değil
sıcak bir ağustos gecesiydi uyku tutmamıştı
içimde bir sıkıntı aklım bir o yana bir bu yanaydı
sabaha karşı saat üç civarı önce usul usul salladı
sonra dalga dalga büyüdü hayali bile korku dolu
çok insan öldü çok bina yıkıldı
bilinmiyor sakat kalan yaralanan sayısı
bazıları doğanın intikamı dedi bazıları tanrının uyarısı
hiçbiri değildi yalnızca siyasi çıkarların ürünüydü
yasaları hiçe saymanın oy kaygısının rant hırsının
kaçak yapıların sırtımızdaki inanılmaz yüküydü
Medyaya iş çıktı yine hepsinin aklı fikri reytingler
sanırsın tv programlarına ortak depremler
tüm deprem uzmanları ekranlarda
ayrı bir eda her birinde
yabancılar geri kalır mı onlar da işin içinde
beklenen depreme az kalmış hem de çok az
yirmi bilemedin yirmi beş sene içinde iş tamam
kimi altı buçuk Richter der kimi yedi buçuk
yıllardır ne çok enerji biriktirmiş bu yaramaz faylar
otuz iki atom bombası şiddetinde
tablolar grafikler planlar
şu kadar bina yıkılacak çeşit çeşit senaryolar
aklımız yitip gidiyor kimin umurunda
Hiroşima’ya bir bomba atıldı yüz binler öldü
şehrin yeniden inşası yıllar sürdü
beklenen deprem şiddeti otuz iki atom bombası
Marmara Denizi çevresi komşu iller
bütünü var sen düşün kaç milyon kişi
doğru nedir yanlış ne kim neyin peşinde
ne anlatılmak isteniyor ne anlatılıyor
kafalar bir türlü buna basmıyor
İmar afları uzatılıyor af istekleri yağıyor
kaçak yapılar kâğıt üstünde düzeliyor
Azrail acı acı gülüyor
ölüme lades bu inadına bile bile
beklenen deprem mi yoksa
yöneticilerin umursamazlığı mı
bu bilinendi beklenendi yapılacaklar belliydi
her söylem korkutucu tablolar ürkütücü
yöneticiler hep vaat ediyor
insanlar korku içinde bekliyor
Bu tv programlarının hızı ancak birkaç gün
izleyici ilgisi reytingleri etkilediğince
sonra kimse izlemez unutulur gider
değişmez hiçbir şey insanlar gelip geçer
deprem baki şehirler yine tehlikede
ekonomi tehlikede canlar tehlikede
umurunda değil kimsenin sürüp gider
deprem gelip vurur kader olur
ölüm Allah’ın takdiri ayrılık da olur
Kayıt Tarihi : 11.1.2022 13:49:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!