Beklenen Değildir Özlenen?
Tutamazsın yakasından söküğü olmadıkça insanı, önden yürüyen hızlandırabilir mi ardındakileri.
Dönüşte saklıdır adalet, dönen bilir durmayacağını, eğer çarpmasaydım durdurabilir miydim kendimi?
Dili olmayan nasıl saklar boğaz çukurunda bir yalanı, oysa aynı sesle söylenmedi mi çıkar ve amaç?
Bir yosmadır zaman, öper ve sever insanı, sonra da çekip gider…
İki gün ışığı karanlıkta saklıdır, kimliksiz gecelerin koynunda ve masumiyetin farklı portreleri engel oldu en güzel resmini yapmaya insanın.
Oysa hiçbir fısıltı dinlemedi seni, sesini yitirdiğinde kulakların da duymaz olur, olanların reddiyle başlar her şey.
Ve ben sahteyi çıkarttım artık boynumdan ihanetim şimdi.
Beklenen değildir özlenen, gelendir asıl olan, özledim seni, yırtacak kadar bir bölgeyi ve gözüm bölünecek öpüşlerimle ısıtmak isterken yüreğini.
Titrek bir hoş geldin dökülecek ışığımızdan…
Masumiyetin boynunda durur gecenin gölgelikleri, söylesene, kiminle dinlendiriyorsun kendini…?
Özgürlüğün türküsünü yazdırdın tenine, göz dalışlarında, kirpiklerinde unuttuğun bazı şarkılar var ya? Bazıları aşka dururlar, ıslak pişmanlıklarıdır bazıları…
Ama bağlamadan gel, beni bağlı bil, bağınla gel bir düşün, hele önce sesimle seviş ki, körebe oynamayalım çıkmazlarımızda.
Ve bir öpücük salınır inceden dudağının ucundan, biraz sıcak, biraz ıslakça, işte keşfedilmek üzeredir zaman.
Aklın ve bedenin haritasını çıkarıp önümüze koymadıkça yön bulamayız ki…
Bir titremedir teninde elimin izi durur dokunduğum her yerde ve gözlerin yıldız çakar karanlığa…
“ Boş ver sen teni, bana seni gerek seni.”
Ellerimiz dokunduğu anda aslında başlamıştı ayrılıklar, şimdi kalbim hakkın da konuşmalarınla dilin bilenir ve kulağımın ucundan dökülür sözcükler.
Bütün kadınlar iki dillidir, peki hangisinde buluşalım ödemek üzere sevgi diyetini.
Güven tamamlasın içini, gelişkin ve erişkin olanla, denemeleri boşunaysa eğer, bilirsin kışlar soğuk geçer.
Haydi, sıcağına al beni ve kendini sıkıca ört üstüme şimdi.
“ Yol verin sevdaya, kavga yürüyüşüne çıkmış. “
Sen de bıkmışsın bak, saçların kırılmış, peki neye yarar doğurmalar?
Tutkulu bir aşkla insan yenilemedikçe kendini
Ayhan SARIOĞLU
28.01.2006
Kayıt Tarihi : 9.9.2009 21:13:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!