Hangi denizde boğulmuştu dilim?
Günlerden pazar mıydı neydi?
Yaralı bir kuş gövdesi geçti önümden.
Hamile kadınlar, virgüller ve genel cerrahi.
Simitçi para üstü yerine mecazi bir derman kazandırmıştı derdime.
Bekledim.
Beklemek en temel hapsolmuş biçimi.
Her masada dilim dilim tahlil ve raporlar.
Bir anons dağıldı zihnimdeki boşlukta.
Bir öksürükle seyirdi ışığı lambanın.
Bizi gizli yerlerine götürmüştü endişe.
Bekledik bir süre daha, bekledik tek sıra.
Beklemek en kötüsüymüş halimin.
Kuşkuyla kaşındı düşüncem bir süre ama kaşımadım.
Birtakım soruları otomatik olarak cevapladı hafızam kendime.
Alnıma dokundu hemşire, önlüğü eskidi, ya da eskiydi önceden belkide.
Yüzünde parçalandı metanet.
Sonra tekrar birleştirdi güç bela.
Bir hasta bağırıyordu sedyeden "üşüdüm" diye.
Bir anda başına üşüştü doktorlar,
Oysa ki onlar da üşümüştüler.
Dün akşam yediğim o tavuk geldi aklıma.
Bir de vazomdaki hüzünlü çiçekler.
Bir mikrop kapmış gibi hastalandı sanki ruhumun derinlikleri.
Üzgünüm.
Şimdi biraz daha üzgünüm.
Bekir Dalkıç
Kayıt Tarihi : 14.10.2020 16:20:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!