Beklediğim Vuslat..
Bitmeyen sevdam
Beşinci şafağın arzusu
Züleyha’nın Yusuf tutkusu
Adalete olan meftunluğum
Ey gül kokulu hakikatim
Ey Sevgilinin âşiyânesi
Varlığımın hoş tecellisi
Karanlığı boğan
Ve geceye son veren Şems
Parıldayan bir Nur gibi
Kalplerdeki Kandil..
İntizar…
Ve ayrılık
Gönle düşen kor ateş gibi
Sevgilinin gözlerinden.
Gönülleri bihoş eden
Huseyn’imi andıran bakışlar.
Dudaklarından âleme süzülen,
Ve evrene ahenk katan seda
Mazluma şafağın müjdesi
Zalimi titreten âvâzesi.
Gülüşünün sıcaklığıyla içimizi ısıtan
Âşığı ise yakıp kavuran
Dudaklarındaki sadelik,
Hırçın sükût ve sonsuz metanet..
Ya hafif kıvırcık saçları:
Güneşe hasım kara bulut gibi
Alnına düşen koyu kestane dalgalar
Aydınlık tenini saklayan gizem..
Ey gaybetin en belirgin siması:
Issız bir nehirde mehtap gibi
Gözden ırak güzellik…
Ve çağlayarak akan gözyaşlarım
İniltili ve sancılı
Sanki yalnızlığımla kör olmuşum...
Ey köre şifa veren Tabip
Gedayı sultan kılan Zenginlik
Miskin âcizi yiğit kılan Aziz
Ve zelile izzet bahşeden Eşref
Kâinata deva olur mihriban ellerin
Gaddara şefkat aşılar füsunlu sözlerin
Hep sorarsın ya “nedir hacetin? ”
Söyleyeyim..
Zuhurun kâfidir zorba nefsi yenmeye
Bir nazarın yeter, beni Ebelfezl etmeye
Kayıt Tarihi : 23.12.2016 23:15:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Yolu Gözlenen Sevgiliye.. Evrenin en güzeli, hatta evrenin varlık sebebine..
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!