Bedenimin her parçası İstanbul diye işliyor.
Tek özlemin ve hayalin içimde ışıldıyor.
Gözlerimi kapatıyorum,tarihin izleri gözlerime değiyor.
Bekle beni gelirim belki sana…
Gelirim İstanbul.
Özlemin gün doğarken ağarttı saçlarımı.
Doğudan sana bakmak, koparttı dallarımı.
Sana besledim metin metin sözlerimi.
Her şeyimi bırakıp sana gelirim bakarsın
Gelirim İstanbul.
Yedi tepeni, avucum kadar yüreğimin içine aldım.
Umutlarımı Erzurum garından sana yolladım.
Ömrüm burada geçiyor. Sana yetmeyecek anladım.
Bir an bile olsa gelirim inanki,
Gelirim İstanbul.
Ama ne olur fenerlerini önüme takıp, gecelerce yürüsem.
Cadde cadde, sokak sokak, adını ezberlesem.
Elinden tutup seni Erzurum’un göbeğine koysam.
Ve sen beklesen ben gelsem sana…
Gelsem İstanbul.
O zaman zifiri karanlığını içimde büyütürüm.
Elmas gibi parlayan kubbelerine çıkıp, gözlerine konarım.
Seni aynadan gösterip, aslını ben yaşarım.
Sen beklersin ben gelirim sana…
Gelirim İstanbul.
Bir de bakmışsın korkunun elleriyle öldürmüşüz, gurbeti.
Hüzün ve edişe yok olmuş, boşta kalmış celladı.
Ve yeniden doğururuz, Karacaahmet teki saltanatı.
Sen beklemişsin, ben gelmişim sana…
Gelmişim İstanbul.
Kayıt Tarihi : 22.4.2006 10:36:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Tebrik ve başarılar dilerim.
Ver Elini İstanbul
Yüklenmişim
Bir arabalı güvertesinde unuttuğum
Çeyrek asırlık hasretini.
Ver elini İstanbul! ..
Ahmet Zekai Yıldız
Sevgiyle Kaılınız.
TÜM YORUMLAR (1)