Behlûl'ü Dana Şiiri - Sezai Efiloğlu 2

Behlûl'ü dânâyı bilenler bilir
Bilmeyen Google bakar öğrenir
Kimi dalga geçer kimi eğlenir
Oysa o Allah'ın sevgili kulu.

Meşhûrdur ders alınacak öyküsü
Altında yok ardında yok söyküsü
Allâh derken başka yoktur kaygısı
O yüce Allah'ın sevgili kulu.

Oturmuş sokağa resim çiziyor
Hârun Reşit durmuş onu izliyor
Ne yaparsın Behlûl diye sesliyor
Cennet köşkü yaptım gel izle sonu

Gülüp geçmiş Harun Behlûl dânâya
Hanımı şâhit olmuş bu davaya
Bana sat ama almam bedavaya
Tamam olur demiş bu ciddi konu

"Köşk bir kuruş sana ,saray beş kuruş,
Sanada satayım Harunla görüş"
Topraktan satarım üstü bir karış
Altı da bir kanalizasyon yolu.

Hârun rüyâ görür gece uykuda
Bir saray yapılmış ,eşe sorguda
Demiş kimin saray koyma kaygıda
Behlûl bana yaptı altından yolu.

Hemen koşup gitti Behlûl dânâya
Bana da yap saray , de kaç paraya
Dedi Behlül "sana yüzbin liraya"
Dedi Harun "dün beş kuruştu yalı?

Dedi ki" dün beş kuruşa satmışsın
O görmeden inandı yanılmışsın.
Dünyalık tahtına bir sarılımışsın
Hakikat bu görmüyorsun hâk yolu.

"Be hey Hârun olmadın eşin kadar
Düşün taşın süren akşama kadar
Yanlıştan dön derim mahşere kadar
Kiminin Cehenneme kadar yolu

Gördüğüne herkes inanır Hârun
Aslolan görmeden inanmak Hârun
Sen görünce verdin hemde yüz altun
Sana kapalı bu sarayın yolu.

Demem o ki iş kıssadan hissedir
Dünya malı olsun altında sedir
İnsanlara sorsan abdiyet nedir?
Yüzde doksandokuz der nasıl soru?.