İşte 'yağmur dindi'; iki yaz arasına
yokluğu bıraktılar, senin o ağustos
sesini gölgeye değil, külünü aramıza...
'Yağmur dindi', unutulmaya hazırlanan ne
varsa temmuz gibi tutuşuyor aklımda;
yarısı o güneşli sesinin tozuyla hala
ürpertili bir yaz hışırtısına takılmış
Beni bu eylül öldürecek
Bir aşk kadar zehirli,bir orospu kadar güzel.
Zina yatakları kadar akıcı,terkedilişler kadar hüzünlü.
Sabah serinlikleri; yeni bir aşkın haberlerini getiren
eski yunan ilahelerinin bağbozumu rengi solukları kadar ürpertici.
Öğlen güneşleri; üzüm salkımları kadar sıcak.
Devamını Oku
Bir aşk kadar zehirli,bir orospu kadar güzel.
Zina yatakları kadar akıcı,terkedilişler kadar hüzünlü.
Sabah serinlikleri; yeni bir aşkın haberlerini getiren
eski yunan ilahelerinin bağbozumu rengi solukları kadar ürpertici.
Öğlen güneşleri; üzüm salkımları kadar sıcak.
çok akıcı bir şiir olduğunu söylersem yalan olmaz bir de şairin ilginç bir tarzı var
merhaba abi; (bu yazdıklarımı okurmusun okumazmısın bilmem)
seni birgün den tanıyor ve takip ediyorum. burada olduğunu bilseydim daha önce yazardım bu mektubumu. ben de bir 78 li kardeşiyim. üstelik doğduğun şehre komşuyum. bozüyük lüyüm. bir işçiyim. şiir yazıyorum. tabii şiirse yazdıklarım. seni birgün de yazmaya başladığından beri izliyorum. diğer abilerimi, l. doğan abimi, melih abimi, a. tulgar abimi, v.s. yide okuduğum gibi. sana ulaşmak istedim. ama birgün de bir adresin yoktu. bir merhaba demek istedim. behçet şiirine son şiirimi katmak istedim, dilerim şair paslaşması niyetine geçer, ama golü kendimizemi atarızı o bilinmez?
saygılar abi...
işçi kardeşin adnan.
Çünkü Tarih
Gece dem katar yüreğine;
Dalar gidersin hüzün denizlerine…
Hani yüksekten bakarsında şehre,
Tek tek sönen ışıklar,
Titrek göz kırpan sokak lambaları,
Derinden duyulan uzak köpek havlamaları,
Sarmaşık olmuş birbirine dolanan sarhoş adımlamaları,
Ve ay ışığında
bir görünüp bir kaybolan kukumav kuşları,
görünür gözüne.
Yıldızlara çevirirsin başını,
serin bir rüzgar vurur tenine,
birden üşümek gelir ve
sevdiklerini anımsarsın,
bir gülümseme gelir yüzüne.
Aylardan hangi ay,
günlerden hangi günün gecesindeyim diye
bakınca takvime,
acı bir tebessüm gelip,
oturur gülümsemenin yerine…
yıldızlara bükersin başını yeniden.
gece dem katar gözlerine;
içli içli yana yana ağlarsın…
çünkü tarih: iki temmuzu göstermektedir.
Otuz yedi canın külleri düşer yüreğine,
Gecenin bir vaktinde,
Diri diri yanan yüreklere ağlarsın,
Az biraz vicdanın varsa eğer! ...
02. Temmuz. 08
02.45
Bu şiir ile ilgili 2 tane yorum bulunmakta