Türküler bitti
Halaylar durdu
Horonlar durdu
Al damar, mor damar, şah damar sustu
Bahçeler put kesildi birer birer
Meyveler salkım saçak taş.
Kusura bakma
İçinde bulunduğum an
Bir yarın geçmişte neyleyim
Gelecekte öteki yarın
Zaman dediğin hasba üç ayaklı
Birinin canı ötekinde saklı
Marifet hiç ezilmemek bu dünyada
Ama biçimine getirip ezerlerse
Güzel kokmak
Kekik misali
Lavanta çiçeği misali
Fesleğen misali
Yarab! İnsan oğullarından çektiğim yeter
Gök yüzünden benim hisseme düşeni ver
Altına dilediğim gibi ömrümü sereyim
Mendil kadar olsun tarlamı ayır
Beni doyuracak ağacı göster.
bir salkım üzüm bir bardak şaraba
ne kadar benzerse
bir nefes tütün bir demet yaprağa
ne kadar benzerse
nen var canım kardeşim?
her nefeste biraz daha buğulanıyor cam
Ölümü zararsız bir mahlûk haline getirmek istediler
………………………………Göz yaşını icat ettiler.
Kimisi tuzunu az buldu kimisi çok,
………………………………Velhasıl beğenmediler.
Ölüme kardeş gibi ısınmak istediler;
Kabristanın tuttular elinden
Elemtere fiş
Kem gözlere şiş
Benim bir yarim var müthiş
Bazen yedi yaşında bazen yetmiş
Elemtere fiş
Boş ver kafiyelere Reyis
Boş ver şiir yazmaya evlat
Otur da doğru dürüst
7 tane erik ağacının hikayesini anlat
Evimiz deniz kenarındadır Fındıklı’da
Ekmek paramız Beyoğlu’nda çıkar
Deniz dediğin bir tarladır
Gülü gül, dikeni diken, tohumu tohum
Toprak gibi verimli, toprak gibi cömert
Betine bereketine kurban olduğum
Deniz dediğin bir tarladır
Kimse bilmez can nerdedir
Can tükenir can tükenir
Saçımın telinden sızar
Gözümün ferinden uçar
Can tükenir can tükenir
Her korku zerresinde ziyan
Benide takip edrmisiniz kendi yazdığım şiirler var