Bir kez daha gecenin üzerine kapattım kapılarımı. Sendin yine o an aklımdan geçen. Seni de dışarıda bırakabilseydim milyarlarca insana yaptığım gibi. Hiçbir mahkumun sahip olamayacağı kadar lüks bir koğuştayım işte. Sensizliğe giydiğim hüküm müebbed verilmiş olsa da burada en azından anılarıma ve rüyalarıma yasak koyamıyorlar. O demir kapı üzerime kapansa da devrilen kilitler beni yaşadığın dünyanın dışında bıraksa da resmini içimden silebilir mi. Bu senli sensizliğin soluğunu kesebilir mi. Sen benden bi haber yaşarken bu, bende süren bir çınar olmana engel olabilir mi. Bir bebeğin gülüşünün güzelliğini, onun süt kokan beyaz teninin sıcaklığını benden söküp alabilir mi.
Dinle sevdiğim, bu ayrılık saatidir.
Dünya var olalı beri çirkin ve soğuk,
Erken içeceğimiz bir ilaç gibi.
Tadı dudaklarımızda acımsı, buruk.
Bu saatte gözyaşları, yeminler,
Boş bir tesellidir inandığımız.
Devamını Oku
Dünya var olalı beri çirkin ve soğuk,
Erken içeceğimiz bir ilaç gibi.
Tadı dudaklarımızda acımsı, buruk.
Bu saatte gözyaşları, yeminler,
Boş bir tesellidir inandığımız.