Sessizdi,gözleri sanki bir sergide gibi etrafı izliyor,her ayrıntıda bir birleşme içine giriyordu.
Sonra ne olduysa bundan vazgeçti,sanırım sıkılmıştı.
Çocukluğu onu kendine esir ediyor,o giderken çocuk geliyor
Büyük bir boşluğun içinde kendi kendine şunları diyordu: "Hiçbir zaman hiçbir şey değişmeyecek."
Böyle bir sonucu karşısına alıp,ondan sanki korkunç bir şeymiş gibi titriyor,ürküyor hatta yeri geliyor mazlumlaşıyordu.
Sonra içinden:"Daima bir öksüzlüğün pençesi arasına sıkışmış ruhumla inzivada mı kalacağım? "diye hayıflanıyordu.
Ona göre doğruz bir zaman vardı,ama asla doğru bir sözcük- doğru kişilere sunulmazdı...
Hayatta ben en çok babamı sevdim
Karaçalılar gibi yardan bitme bir çocuk
Çarpık bacaklarıyla -ha düştü, ha düşecek-
Nasıl koşarsa ardından bir devin
O çapkın babamı ben öyle sevdim
Devamını Oku
Karaçalılar gibi yardan bitme bir çocuk
Çarpık bacaklarıyla -ha düştü, ha düşecek-
Nasıl koşarsa ardından bir devin
O çapkın babamı ben öyle sevdim
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta