07.02.1964 ( 23 Ramazan 1383 ) de Çumra'da doğdum. Şehit Koçak Ilkokulunu bitirdikten sonra Cumhuriyet Lisesini bitirdim. O sırada açılmış olan ilk defa kurulan Selçuk Üniversitesinin Hukuk Fakultesinin ilk mezunlarından oldum. Avukatlık ve hakimlik stajı yaptım. Hakimlik staji yaparken personel sinifi olarak Konyada ve personel astegmen olarak Diyarbakir askerlik dairesinde askerliğimi yaptım. Iscehisar, Yüksekova, Korkuteli, Ankara, Mersin, Şanlıurfa, Konya adliyelerinde ağır ceza üyeliklerinde, sulh ceza, asliye ceza, sulh hukuk, asliye hukuk hakimlimlerinde, kadastro hakimliğinde, yargıtay tetkik hakimliginde 9 yıl 9. ceza dairesinde görev yaptım, ilçe ve il secim kurulu başkanlıklarında bulundum. 14.03.2018 yılında Konyadan emekli oldum. Helen emekli hakimim. Liseyi bitirir bitirmez Yeni Çağ gazetesinin kurucu başkanı oldum. Çağrı ve Konya Postası gazetelerinde makalelerim ve şiirlerim çıktı. Yayınlanmış ve yayınlanmamış birçok şiirim vardır. Osmanlıca, ingilizce, fransızca, Arapça dillerini orta derecede bilmekteyim. Evli ve iki çocuk babasıyım. https://mobile.twitter.com/bayramselek4 hesabının ve https://www.youtube.com/channel/UCWZwFTxVuEdhmX5i-Gau30g kanalının sahibidir
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!