Saka kuşlarının cıvıldaması ile uyandım
bu bayramın ilk sabahına
pencereme akın etmişti güneşin ışıkları
galiba her zamankinden daha erkendi
ürperdim bir an biraz da serindi
bu sabah serinliği de pek sürmez
bir iki saat sonra başlar
ağustosun yakıcı sıcağı
bir kahve yaptım kendime
bol köpüklü az şekerli
biraz da soğuksu
açıp pancurlar ıbalkona oturdum
sitenin bahçesi serildi önüme
yeşillikler,renk renk çiçekler
ağaçlar yapraklar martılar kuşlar
sabahın serin rüzgarı içimde olmadık duygular
hüzün mü desem kasvet mi yalnızlık mı
sensizlik mi yoksa yaşamın kendisimi
kederden de öte kaderden de
anılarım gibi çoktan geride kalmıştı o yıllarım
artık ne sevinci vardı bayramın ne de heyecanı
hiç yapmazdım gittim çocukları uyandırdım
dilimde rahmetli Barış’ın şarkısı
‘’Bugün bayram erken kalkın çocuklar ‘’
‘’Giyelim en güzel giysileri
‘’Elimizde kır çiçekleri
Üzmeyelim bugün annemizi’’
bu yüzden bana biraz da kızdılar
sonra iki delikanlım elimi öptü
bayramımı kutladılar
bayramlarını kutladım
saçlarını yüzlerini öptüm okşadım
gözlerim doldu akacak oldu bir iki damla
bir an bakışlarımı kaçırdım onlardan
yanıtsız sorulardan
annemi babamı aradım ,
seslerini duydum ellerini öptüm
gönüllerini aldım
sonra birer birer kardeşlerimi
ve bir iki arkadaşımı şaşırdı çoğu
buna alışık değillerdi
şaka ile biri hayırdır yolculuk mu var dedi
önce anlamadım ama sonra uyandım
bu ona bir veda gibi gelmişti
şaka şaka deyip gülüp geçti
sonra seni aradım
sesini gülüşünü duymak istedim
sadece bir kaç kere çaldı telefonun zili
sonra duydum operatörün sesini
''aradığınız kişiye şu an ulaşılamıyor''
unutmuştum bir an buralardan gittiğini
Kayıt Tarihi : 9.1.2022 22:16:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!