Sus! Tek kelime daha etme. Sus. Söz verdim kendime. Düşmeyeceğim, örselemeyeceğim. SUS!
Sen, dondurma mevsiminde, “kül olan ömrüm geliyor aklıma yokluğundan” satırlarını BANA yazarken; üstelik benim elimi tutup, BENİ götürdüğün o yollarda, aynı yerde, bir dondurma mevsiminde, bir dondurma ısmarladığının ertesi günü, sarılıp mutluluk pozu verecek ve çarşaf çarşaf yayınlayacak kadar, bunu yaparken aklına bir saniye bile düşmediğim gerçeğini senin ağzından duyacak kadar, benim ayakkabilarimla, beni goturdugun o yerde ağzın bir karış havada pozlar verip yayinlayacak kadar…….yabancisin sen bana.
Bundan sonra agzimdan, kalemimden tek kelime duymayacagin, okumayacağın kadar yabancıyım sana. O kursağımda kalan son yarım simit, senden değil, ondan utandığımdan, onun hatrına susacağım. Senden hiç utanmıyorum.
Eğer o son yarım simite dolan gözlerimin hatrı varsa sen de susarsın. Dün de dedim. Benim savaşım bitti.
Elveda.
Saati mi şaşırdı bu hıyar?
Gerçi hiç saati olmadı ama
En azından birine sorar.
Cebimde bir lira desen yok,
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta