Gün ağarıyor ama günlerim karanlık,
Dostluklara dolmuş yapaylık, olmuş günlük yaranlık.
Uğruna ölmek istediğim sevdiklerimin dostluğu bile,
Menfeat ve çıkar uğruna olmuş sadece anlık.
Yıldızlar doğuyor ama gönül asumanımı süslemiyor,
Buz gibi pınarlar, hararetimi gidermiyor.
Envai türlü nimetler içinde olmama rağmen,
Suratım asık, kaşlarım çatık, bir türlü yüzüm gülmüyor.
Mehtaplı gecelerim var, ama gönlüm olmuş hurdahaş,
Kaçıyor tadı tuzu daha yemeden soğuyor soframdaki aş.
Oturup temaşa ettim ariflerin meclisini,
Gördüm ki, başlar ayak ayaklar ise olmuş baş.
Reyhan bahçelerim var, derip koklayamadığım,
Sırlarım var nazlı yar ile, gönül kasasında saklayamadığım.
En nadide sevdaları anlatan mektuplarım var,
Okuduktan sonra ana fikrini bir çırpıda çıkaramadığım.
Ağaçlarım var, can suyunu tertemiz sevgilerle verdiğim,
Sevdiğimle gölgesinde oturup serinleyemediğim.
Aşkın meşakkatli yollarında yorulmuş sevdalılar var,
Sevda mendiliyle alın terlerini mahirce silemediğim.
Rahvan atlarım var, aşkın kaşağısıyla tımarını yapamadığım,
Bembeyaz güvercinlerim var, kuğultularını duyamadığım.
Kesik uclu kalemle yazılmış, yüzlerce duygularım var,
Dizlerine başımı koyup, ceylan gözlerine bakarak, anlatamadığım.
26/Haziran/2013
Kayıt Tarihi : 26.6.2013 13:13:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
TÜM YORUMLAR (1)