Şu sesinde ne var bilmiyorum
Yalnız kalan çocuklar arkadaş buluyor
Yüzlerce kişi barındırıyor kahkahaların
Yağmurda kimselerin başı ıslanmıyor
Kollarını açtığında.
Çabuk üşüyorsun
Savunmasız bir ceylan gibi
Aynı zamanda çabuk ısınan bi cam.
Beni al yine koy
Şu iki göğsün arasına
Orası benim mihferim
Gizli saklı cennetim
Orada ne var biliyor musun?
Kimsenin kokusunu bile bilmediği çiçekler
Benim tüm serseriliğim
Koşup kendimi bıraktığım
Yaşama sevinci var
Hayat pınarlarımın aktığı .
Şimdi sen konuş ve hiç susma
Bu ses tüm karanlığı elleriyle süpürür
Güneşi doğurur en tepemize
Ilık bi rüzgar estirir
Bir ağacın gölgesine koyar bizi.
Kendimi görüyorum senin yanında
Ne hayal kursam yanımda seni.
Yalnızlığın adını bile sen koyuyorum
Böylece sensizlik ortadan kalkıyor.
Bu sefer sessizlik iyi bir şey
Susarak haykıyoruz aşkımızı kirli vücutlarımıza
Sokaktaki çöpçüler süpüremiyor bu aşkı
Bi ceviz ağacına fısıldıyorum adını
Kahraman gençlerin hepsi ikimizin adını taşıyor
Yüreğimdeki direnişi gerçekleştiriyorsun
Her bi çırpınışın deprem etkisi yaratıyor kalbimde
Adım atmanı istiyorum
yürümeni
Konuşmanı istiyorum kulaklarım kanayana dek
Ve ellerimi tutmanı tüm parmaklarım kırılırcasına
Dudaklarımı ısır istiyorum ,
Senin bu dudaklar hep.
Bi Gözlerini isterim,
gözlerime ver onları
Ben onlarda hayattaki tum umutları görüyorum
Çoğulca ve fiilen!
Aşk senin adınla yürürlüğe giriyor
Hikayeleri Yasaklanmış kentlerin hepsine.
Senin doğman , büyümen
Koca bir kadın oluyorsun
Kırmadan ve kırılmadan
Başkentin yüreğim oluyor.
Kayıt Tarihi : 12.1.2019 11:34:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!