Başkan Şiiri - Yunus Emre Taşkıran

Üzgünüm sevgilim, üzgünüm duygularım.
Bugün sizlere yer veremeyeceğim, gizliden gizliye acı çeken mısralarımda.
Bugün sorgulama günüdür, gerçekliklerin ardı sıra pes ettiği, muzaffer bir gündür.
Çok uzak topraklarda, ne eksen onu biçeceğin muzaffer uygarlıkta bir gündür, o gün.
Seçimler ile seçilmiştir, herkesin bağladığı umut iplikleri ile bir başkan.
Başkan, deli dolu sancılı düşüncelere kapılmıştır.
Fırtınalı denizde her an batmaya hazır bir kayık misali.
Bakanları ve üst yöneticileri seçme vakti, yanılsamaları kıran bir gerçeklik gibi yüzüne vurmuştur.
Halkına bağlı, partisine ve kendisine liyakatli, vasıflı, zeki birilerini düşünüyordu, ikircikli başkan.
Düşmanlarına karşı timsah, dostlarına karşı kedi, kendisine karşıda palyaço biri olmalıydı.
Hafif esen bir rüzgârda başkanı devirmemeliydi, ya da komplolar kurmamalıydı.
Şu küçük dünyada aranmayan yer bırakmayan başkan, bulamamıştır istediğini.
Başkanın tanrıya dua için açılan ellerinde, sadece iki seçenek kalmıştır.
Vasıflı, zeki, duyguları ve ortamı kontrol edebilen liyakatsiz insanlar.
Vasıfsız, sıradan ve düşüncelerden yoksun liyakatli insanlar.
Gözlerimizi birinci seçeneğe yaklaştırdığımızda, fark ederiz her şeyi.
Bu zeki ve vasıflı insanlar ilk başta başkana hürmet ve saygı duyacaklardır.
Ancak libidoları ve arzuları daha ağır basacaktır, başkana olan hürmet ve saygıdan.
Bu yeni düşüncelere sahip olduktan sonra başkanla kendisini eşit görecektir.
Belli bir süre sonra egosuna, arzusuna ve libidolarına, yenik düşecek yeniden.
Tek bir amaç ve gayesi kalacaktır geride.
O da başkan olmak olacaktır yeni hedef ve gayesi.
İki yolu vardır: devirmek ya da seçilmek.
Her iki durumda başkan için kabul edilemezdi
Vasıflı ve zeki insanlar başka insanların gölgelerine tahammül edemediğini öğrenmişti başkan.
Her türlü kaybeden olarak başkan, medyaya yansıtılmak istemiyordu.
İkinci seçenekte birinci seçenek kadar zalimdir.
Vasıfsız, sıradan ve liyakatli yönetici, her gittiği yeri çamura bular.
Konuşmaları ve tavırları açıklarla doludur.
Bilimden, düşünceden ve özgürlükten bir haberdir.
Vasıflı insanların üstüne, müdür olarak atandığında,
Yürüyen çark yürümez, hatta vasıflı birey vasıfsız bireye dönüşür zamanla.
Halkın refah seviyesini, halkın güvenini ve başkanın oyunu yerler altına alır.
Her iki durumda da başkan ve ülke zararlı çıkmıştır.
Sence, çözüm nedir?
Cevap sende.