Başka Yarınlar Şiiri - Yorumlar

Mevlana Celaleddin Rumi
87

ŞİİR


1049

TAKİPÇİ

Bugün yüzünde bir başka güzellik var senin,
bugün dudağında başka bir tad var,
boyunda başka bir yücelik.
Bugün kırmızı gülün bir başka daldan.

Ayın gökyüzüne bugün sığmamış.
Göklere benzeyen göğsün bugün daha geniş.

Tamamını Oku
  • Cihat Şahin
    Cihat Şahin 21.01.2025 - 06:11

    Bir Moğol ajanı olan Celaleddin er-Rumi'yi ve fikirlerini enine boyuna tüm geçekliğiyle öğrenmek isteyenler önce Konya Selçuk Üniversitesi dinler tarihi hocası olan Mikail Bayram hocanın sosyal medyadaki mevzuyla alakalı videolarına bir göz atsınlar daha sonra da onun (er-Rumi'nin) içinde yirmi küsur adet müstehcen hikaye olan yedi ciltlik Mesnevisini dikkatle mütalaa etsinler. O zaman yere göğe sığdırılamayan bu zatı ve tuhaf ilişkiler içinde olduğu şemsi Tebrizi denen Sasani ajanını daha iyi tanıma imkanı bulurlar.

    Ayrıca: Mevla demek, sahip, efendi, Malik demektir ki, Allah Kur'an'da gerçek Mevla'nın sadece kendisi olduğunu gayet net olarak beyan ediyor. Eğer bir beşere, "Mevla'na" derseniz ona, bizim sahibimiz, Malikimiz ve efendimiz sensin demiş olursunuz ki bu Allah'ın son hak kitabındaki hükmüne karşı gelmek manasına gelir.

    Cevap Yaz
    Gregor Samsa

    ve dahası gece 03.37 itibariyle ahmet erdemin, yusuf akkayanin, Mehmet tevfikin yorumlarında bir tane bile dislike yoktu. sen ortaya çıkınca dislike lar da çıkıyor. işte bu kadar iğrenç bir insansın ve dahası yazdıklarına, tavır ve davranışlarinla insanları islama yaklaştırmak yerine Müslümanlıktan soğutuyorsun..

  • Ahmet Erdem
    Ahmet Erdem 21.01.2025 - 00:20

    Harika, igimeler betimlemeler çok çok güzel.

    Cevap Yaz
  • Yusuf Akkaya
    Yusuf Akkaya 21.01.2024 - 21:33

    Mevlâna hakkında kaynaklarıyla birlikte sıhhatli bilgiye ulaşmak isteyenler için akademisyenlerce katkı sunulan aşağıdaki eseri tavsiye ederim…

    Ihlamur Kitap: 3
    Anma ve Armağan Kitaplar Dizisi: 1
    NEV-NİYAZ
    Mevlâna Özel Sayısı

    Hazırlayan: Hakan Sarı

    YAZARLAR
    A. Hümeyra Aslantürk
    A. İlker Küçüktunç
    A. Osman Koçkuzu (Prof. Dr.)
    Abdullah Öztürk (Prof. Dr.)
    Adem Esen (Prof. Dr.)
    Adnan Karaismailoğlu (Prof. Dr.)
    Ahmed Güner Sayar
    Ahmet Akşit
    Ahmet Çalışır
    Ahmet Fevzi Yüksel
    Ahmet Güzel (Dr.)
    Ahmet Kabaklı
    Ahmet Koçakoğlu
    Ahmet Ögke (Doç. Dr.)
    Ahmet Özhan
    Ahmet Savran (Prof. Dr.)
    Alberto Fabio Ambrosio Op (Dr.)
    Ali Akpınar (Prof. Dr.)
    Ali Rıza Bayzan
    Ali Sarıgül
    Atilla Baran (Dr.)
    Ayşe Nur Sır Dündar (Yrd. Doç. Dr.)
    Bayram Ali Çetinkaya (Prof. Dr.)
    Bedia Koçakoğlu (Arş. Gör.)
    Bekir Şahin
    Belkıs Altuniş Gürsoy (Prof. Dr.)
    Bilal Kemikli (Prof. Dr.)
    Cem Kurtoğlu
    Cemâl Kurnaz (Prof. Dr.)
    Cemalnur Sargut
    Ceyhun Emre Teoman
    Cihan Okuyucu (Prof. Dr.)
    Derya Örs (Doç. Dr.)
    Dilaver Gürer (Prof. Dr.)
    Emin Işık (Yrd. Doç. Dr.)
    Emine Yeniterzi (Prof. Dr.)
    Emrah Altuntecim
    Erdoğan Erol (Dr.)
    Erhan Yetik (Prof. Dr.)
    Erkan Türkmen (Prof. Dr.)
    Esin Çelebi Bayru
    Galip Atasağun (Doç. Dr.)
    Gülcihan Gülistan Demirtaş
    H. Akpınar (Yrd. Doç. Dr.)
    H. Nur Artıran
    H. Serdar Mutlu (Yrd. Doç. Dr.)
    Hakan Bilge
    Hakan Sarı
    Harun Yıldız
    Hasan Hüseyin Adalıoğlu (Doç. Dr.)
    Hasan Özönder (Dr.)
    Haşim Karpuz (Prof. Dr.)
    Hayrettin İvgin
    Hüdaverdi Adam
    Hüsamettin Olgun
    Hüseyin Hatemi (Prof. Dr.)
    Hüzeyme Yeşim Koçak
    İbrahim Emiroğlu (Prof. Dr.)
    İsmail Güleç
    İsmail Yakıt (Prof. Dr.)
    İsmet Kayaoğlu (Prof. Dr.)
    M. Sait Karaçorlu
    Mahmud Erol Kılıç (Prof. Dr.)
    Makbule Özmen
    Mehmet Aydın (Prof. Dr.)
    Mehmet Demirci (Prof. Dr.)
    Mehmet Doğramacı
    Mehmet Necmettin Bardakçı (Doç. Dr.)
    Mehmet Yücel
    Melahat Ürkmez
    Mesut Yazıcı (Yrd. Doç. Dr.)
    Mine Yazıcı (Doç. Dr.)
    Muammer Cengil (Yrd. Doç. Dr.)
    Mustafa Güneş (Yrd. Doç. Dr.)
    Mustafa Kara (Prof. Dr.)
    Mustafa Özçelik
    Mustafa Tatcı (Yrd. Doç. Dr.)
    Müjgan Cumbur
    Naci Bakırcı (Dr.)
    Nadir Karnıbüyükler
    Namık Açıkgöz (Prof. Dr.)
    Necip Fazıl Duru (Yrd. Doç. Dr.)
    Nuri Şimşekler (Yrd. Doç. Dr.)
    Osman Nuri Küçük (Yrd. Doç. Dr.)
    Ömer Faruk Arslan
    Ömer Tuğrul İnançer
    Şaban Karaköse
    R. Hakan Talu
    Reha Bilir
    Nilgün Karakaş
    Reşat Öngören (Prof. Dr.)
    Nermin Öztürk (Yrd. Doç. Dr.)
    Rıfat Araz
    Sadık Yalsızuçanlar
    Saim Sakaoğlu (Prof. Dr.)
    Semih Ceyhan (Dr.)
    Server Dayıoğlu
    Sezai Küçük (Yrd. Doç. Dr.)
    Sinan Yağmur
    Sirajul Haq
    Süleyman Toprak (Prof. Dr.)
    Süleyman Uludağ (Prof. Dr.)
    Şerafettin Gölcük (Prof. Dr.)
    Şevki Dinçal
    Talha Bora Öge
    Yakup Şafak (Yrd. Doç. Dr.)
    Yalçın Çetinkaya (Yrd. Doç. Dr.)
    Yusuf İlgar (Uzm.)
    Yusuf Küçükdağ (Prof. Dr.)

    Cevap Yaz
  • Mehmet Tevfik Eltas
    Mehmet Tevfik Eltas 21.01.2024 - 12:54

    Büyük Mütefekkir,
    Aşkın ve
    Gönüllerin Sultanı
    Hz Mevlana'ya en içten muhabbet ve saygılarımla.
    Ruhun şad olsun.
    Rabbim rahmetini versin. (Amin)

    Cevap Yaz
  • Cihat Şahin
    Cihat Şahin 21.01.2024 - 09:14

    Özür ve düzeltme: Bir önceki mesajımda "Ayartan" diyeceğim yerde, sehven "Yaratan" demişim. Düzeltir özür dilerim.

    Cevap Yaz
  • Cihat Şahin
    Cihat Şahin 21.01.2024 - 09:12

    Konya Selçuk üniversitesi dinler tarihi hocalarından muhterem Mikail Bayram hocanın anlattıklarına göre, bu Celaleddin er-Rumi denen zat, bir Moğol ajanıdır. Dahası, onun tuhaf ilişkiler içinde olduğu Şems-i Tebrizi denen adam da, yine bir ajan olup, onu yaratan kişidir ki, aynı zamanda bu adam, Hassan Sabah denen haşhaşi şeyhinin Alamut kalesi imamlarından birisinin oğludur ve aslında bir mecusidir.(Ateşe tapandır). Ayrıca: Bu zat, bir vahdet el-vücut tarikatı üyesidir ki, bunlar kendilerini -haşa ve kella- Allah'ın birer parçası sanıyorlar. Ondan geçici olarak ayrıldıklarını ve öldüklerinde yeniden onunla birleşeceklerine inanıyorlar. Bu aşk meşk masallarının asıl manası budur. Yani bunlar, Kur'an'a göre sapkın bir güruhturlar vesselam. İsteyen, detay için Mikail Bayram hocanın internetteki videolarını dinleyebilirler.

    Cevap Yaz
  • Mihan Sezgin
    Mihan Sezgin 21.01.2024 - 06:19

    Sevdiğinde tanrı güzelliği görüyor Mevlana . Gerçek aşktan söz ediyor... Rahmet ve saygıyla...

    Cevap Yaz
  • Ahde Vefa
    Ahde Vefa 21.01.2024 - 01:50

    Ne dem baki,ne gam baki...

    Ruhun şad olsun yüce gönüllü Allah dostu..

    Cevap Yaz
  • Ümit Duysak
    Ümit Duysak 02.11.2020 - 14:36

    Tasavvuf deryasına dalmış bir Hak âşığıdır. İlmi, teşbihleri, sözleri ve nasihatleri bu deryadan saçılan hikmet damlalarıdır. O, bir tarikat kurucusu değildir. Yeni usûller ve ibadet şekilleri ihdâs etmemiştir. Ney, dümbelek, tambur gibi çeşitli çalgı âletleri çalınarak yapılan törenler ve âyinler, Hazret-i Mevlana’nın vefatından 3-4 asır sonra meydana çıkmıştır. Halbuki o, ney ve dümbelek çalmadı. Dönmedi, raks etmedi. Bunları sonra gelenler uydurdu. 47 binden ziyade beytiyle dünyaya nûr saçan Mesnevî’sine, her ülkede, birçok dillerde şerhler yapılmıştır. En kıymetlisi Mevlana Câmi’nin kitabı olup, bunun da şerhleri vardır. Türkçe şerhlerinden, Ankara vâlisi Âbidin Paşanın şerhi çok kıymetlidir. Âbidin Paşa bu şerhinde, ney’in, insan-ı kâmil olduğunu ispat etmektedir.

    Mevlevîlik, cahillerin eline düştüğünden, bunlar ney’i çalgı sanarak, ney, dümbelek gibi şeyler çalmaya, dönmeye başlamışlar. İbadete, İslam dininin yasak ettiği çirkin şeyler karıştırmışlardır. Hazret-i Mevlana, bırakın ney çalmayı, oynayıp dönmeyi, yüksek sesle zikir bile yapmadı. Nitekim Mesnevî’sinde diyor ki:
    Pes zî cân kün, vasl-ı Canan-râ taleb
    Bî leb-ü gâm mîgû nâm-ı rab.

    Manası şudur:
    O halde, Canana kavuşmayı, cân-u gönülden iste
    Dudağını oynatmadan, Rabbinin ismini kalbinden söyle.

    Bugün, bu tasavvuf üstadının türbesine sonradan konan çalgı âletlerini görenler, işin gerçeğini bilmeyenler, bu mübarek zatın çalgı çaldığını, bu aletlerin onun olduğunu zannetmektedirler. O hakikat güneşini yakından tanıyanlar, bunlara elbette itibar etmez. Zaten bu büyükler, şüpheli şeylerden kaçtıkları gibi, mubahları bile sınırlı ve ölçülü kullanmışlardır.

    Cevap Yaz
  • Mustafa Sami
    Mustafa Sami 15.07.2016 - 17:50

    Nesiller geçse de eskimeyen, gönlü yüce insan; insanlığın sana hep ihtiyacımız olacak...

    Cevap Yaz

Bu şiir ile ilgili 41 tane yorum bulunmakta