Basit Bir Yalnızlık da Yeterdi

Egemen Berköz
11

ŞİİR


17

TAKİPÇİ

Basit Bir Yalnızlık da Yeterdi

Basit bir kareli defter de yeterdi
Samatya istasyonunu anlatmak için
akşamı beklerken
beklerken parçalanmış umutları
biraz önce yağmur yağmış o istasyon
hüzün dağıtırken
uzaktan bakanlara bile
kıyı yolundan geçenlere
ve yolculara ki hüznün kendisidir
biraz şairdir akşama doğru
anlayışla bakar istasyon şefi
hafif gülümseyerek
ve aldırmaz bile
ve birden gün geçer
aldırmaz
tirenlerle yolcularla yüklerle
biletlerle pasolarla geçer gün
ve Egemen Berköz evine döner
Kupkuru yüreği hüzünden
hat boyu kırık dökük ev içlerinden akşama doğru
bir gün bir kadın çamaşır asarken memelerini görmüştür
bir gün don fanle bir adamı sabah sabah pilav yerken
bir gün her gün çocuklar görmüştür kirli ve arsız
bir gün her gün insanlar biletler istasyon memurları
ve bir gün Egemen Berköz evine döner
Sabah midesi bozuk
öğlen fasulya kılçıklı
bir parti satranç oynamış
iki metin yazmış
Pavese'den birkaç sayfa okumuş
birkaç çıplak kadın resmi bakmış
pencerede birkaç dal ağaç
ve birkaç ondört onbeşinci kat uzaklarda
rüzgarda perde uçuşmuş durmuş
sonra aklında kaktüsleri
sonra Ben Shahn'nın ve Amerika'nın insanları
sonra Töbder'in ve Türkiye'nin insanları
sonra çantasında bir ufuk yeni
sonra elinde bir küçük kavun
sonra içinde kıpırdanan bir şeyler
Egemen Berköz evine döner
Tirenden inip istasyondan çıkıp
istavritlere kolyozlara bir göz atıp
tırmanır Mütesellim yokuşunu
tırmanır Ünal apartmanının merdivenlerini
düşünür ta beşinci kat onaltı numaranın kapısına kadar
düşünür basit bir kareli defter de yeterdi

basit bir kareli defter de.

Egemen Berköz
Kayıt Tarihi : 28.9.2002 00:54:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Ercan Keskin
    Ercan Keskin

    H a r i k a !!!!!!!!

    Cevap Yaz
  • Kamelya Demir
    Kamelya Demir

    Güzel memeli kadınlara ithaf olmalı günün şiir'i. Gerisi kareli defterin derdi.
    Bir gün anlamalı mütesellim yokuşundan çıkarken, korkuların ve günahların bir öpüşten kıymetli olmadığını

    Cevap Yaz
  • Cihat Şahin
    Cihat Şahin

    Şiir demek, şuur demektir ve şair de bu şuurun mümessili ve tevziatçısı demektir yani öyle olmalıdır. Bu mevzunun ehemmiyetine binaen Allah Kur'ana 227 ayetlik koskocaman bir "ŞUARA- ŞAİRLER-" suresi koymuştur ve o surenin son beş ayetiyle şairlere ciddi uyarılarda bulunmuştur. Kim o uyarıları nazar-ı itibara almadan çalakalem ve abuk sabuk şeyler yazıp bunları da sanki bir matahmış gibi halkın nazarlarına arz ederse çok büyük bir şuursuzluğa imza atmış olur. Yani: Edipler edepli şairler de şuurlu olmalı ve çamaşır asan kadınların mahrem yerlerine bakıp da görüp duymayanlara ifşa etmemelidir.

    "BATIL/YANLIŞ, BOŞ, MANASIZ, GÜNAHLI ŞEYLERİ İYİCE TASVİR, SAFİ ZİHİNLERİ İDLAL EDER/ SAPITIP YOLDAN ÇIKARIR."

    Hayırlı çalışmalar.

    Cevap Yaz
  • Naki Aydoğan
    Naki Aydoğan

    Kendinden ayrılığın yalnızlığı içinde şairin kendisi. Bak bizde kendimizden ayrılmış ve kendinden ayrılanların yalnızlığını giderdiği bir kareli defter misali gideriyoruz sitemizde. Okuduğumuz usta yazarların çoğunun da arkadaş ortamlarının dergi gazete çıkartma birlikteliklerini de okuyoruz. Normal olarak insan canı sıkılınca evden ayrılır parkta bahçede işte ve ya kahvehanede topluma karışır. Ama insan kendinden ayrılınca kendinden ayrılanların topluluğu arzular. Çünkü normal olarak topluma karışmasına yönelik fikri düşüncesi oluşmuştur. Şiirle hikaye ile paylaşmak ister toplumla paylaşmak ister kendi gibileriyle tartışmak ister.

    Cevap Yaz
  • Bekir Şahin
    Bekir Şahin

    Egemen Bergöz, bir curcunanın içinde, kalabalıkların, gündelik sorunların arasında, kafası karışık…

    Güzel betimlemiş
    Tebrikler


    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (9)

Egemen Berköz