Başımızı kel görüp Şiiri - Şerafettin Yı ...

BAŞIMIZI KEL GÖRÜP

Gönül göherimiz den döşümüze yaş düştü
Unutmadım unutmam sergilenen oyunu
İhanet edenlerin devrilesi boyunu
Başımızı kel görüp her ne varsa üşüştü
Nice bayram gününde coş-umuza taş düştü

Akıl, fikir etmeden ahval nedir, yol nere
Eller fezayı tuttu biz dünü sorgularken
Ellerin aklı ile geçmişi yargılarken
Milletimin dertleri yol aldı enginlere
Kök saldıkça salıyor derinden derinlere

Hangi tarafa baksan türlü dert, türlü çile
Saldılar üstümüze hüzün bulutlarını
Vazgeçtik bu günlerden heba ettik yarını
El birlik el salladık yol ettik güle güle

Dışardan zemberekli siyaset-i sefalet
Yandı nice yorganlar devr-i âlem içinde
Pireler deve oldu şaşılacak biçimde
Bitmez hüsran, bitmez dert, bitmez gaflet, dalalet
Olmadıkça payidar mülk-e temel adalet

Arpalık diye diye heba edildi kit-ler
Güya hukuk içinde düzmece düzenlerle
Ahbap çavuş kol kola beraber gezenlerle
Birer birer bertaraf ediliyor yiğitler
Vatan savunmasından nöbetteki zabitler

Birleşmiş milletleri A.B.D si, A.B si
Çoğu da içimizden diplomalı cahiller
İhanet yarışında milletime gafiller
Kaynadıkça kaynıyor Sakarya’nın debisi
Bindiği dalı kesen yoktur bizim gibisi

Adalet sancağını göndere asmadıkça
Gün be gün zehir olur ekmeğimiz, aşımız
Kurtulmaz melanetten iki cihan başımız
Kendi göbeğimizi kendimiz kesmedikçe
Kâinatın göğsüne Hak mührü basmadıkça

Uyan artık uyan hey hâlâ neyi beklersin
Şafak söktü, tan doğdu yetmedi mi atalet
Ziyan oluyor ziyan bahşettiğin vekâlet
Adaklık kurban mısın kesilmeyi beklersin
Koyun gibi bacaktan asılmayı beklersin

Yuh olsun hayallere kement atan tacire
Şefaat beklenir mi Hak kaçkını batıldan
Kim ki medet beklerse nüsvette-den, atıldan
Doyamasın gününe, uyandığı fecir-e
Dev teslim olur mu hiç bastı bacak bücüre

Gönül göherimiz den döşümüze yaş düştü
Unutmadım unutmam sergilenen oyunu
İhanet edenlerin devrilesi boyunu
Başımızı kel görüp her ne varsa üşüştü
Nice bayram gününde coş-umuza taş düştü

Ozan şeref’im:Şerafettin YILDIZ