Ne oldu başbuğum, gençliğine küstün mü_?
Bakma öyle sisler ardın da duran kurt gibi
Suçumuz büyük, seni kabrinde dahi üzdük
Sana verdiğimiz nice sözlerimizi unuttuk
Kendi başımıza kalıp ülkümüze küstük
Kurtları Ergenekon'a sürgün gönderdiler
Sen gittin gideli elimizi ayağımızı kestiler
Senden bize kalan mirası çakal yem ettiler
Allah'a ettiğimiz nice yeminleri unuttuk
Sensiz serseri kurşun misali savrulduk
Şimdi sokaklar da başım önde yürüyorum
O eski heybetli ülkücü gençleri arıyorum
Senin adını gözyaşlarım ile haykırıyorum
Senin resimlerine baktıkça sinemi yırtıyorum
Turan yolun da üç beş kişi ile koşuyorum
Börteçine ve Asena artık sislerin ardında
Senin geleceğin günü bekliyorlar dağlarda
Birine sancağımızı verdik diğerine tuğumuzu
Onlar değil, bizlerdik bu yolun tek suçlusu
Şimdi Başbuğ lazım genç kurtlar otağına
Dön artık başbuğum gözlerimiz yollarda
Türk gençliğinin aklı sadece senin yolunda
Turan yolu sensiz çok zor geliyor kurtlara
Dört nisanı unutsak dönecekmisin yurduna
Saracak mısın? Bizi şefkatli kollarınla
Dün geçtim yine Ankara'da kabrin başından
Yalvardım Allah'a seni yollasın yanımıza
O ölmedi diye yazıyorum tüm mektuplarda
Dört nisan hiç olmadı geçmiş zamanlara
Hatta ben hiç ağlamadım mezarının başında
Kayıt Tarihi : 9.8.2007 15:52:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!