Kundaktaki bebeğe kurşun sıkan ele bak
Bu lekeyle yok oldu gonca bilinen çağlar
Kim duyar bu feryadı kan gölüne, sele bak
İnsanlık yara bağlar, Başbağlar kara bağlar.
Başbağlar kara bağlar doğan geceye inat
Bir ananın feryadı çınlarken yedi gökte
Beyaz, ipek gibi yağdı kar
Bir kız kardan hafif adımlarıyla yürüyüp geçti hayal içinde
Arkadaşlarımı düşündüm, sevgili şeyleri
Sanki her şey bizimle var ve bizimle olacak
Şarkılar çaldı odalarda
Bütün insanları sevmek gerektiğini düşündüm
Devamını Oku
Bir kız kardan hafif adımlarıyla yürüyüp geçti hayal içinde
Arkadaşlarımı düşündüm, sevgili şeyleri
Sanki her şey bizimle var ve bizimle olacak
Şarkılar çaldı odalarda
Bütün insanları sevmek gerektiğini düşündüm
Perihan Hanım, çok güzel özetlemişsiniz. Yüce Yaradan
sayınızı artırsın...SELAMETLE
kaleminize sağlık. ağır vaka onulmaz yara. kim ne zaman bizi bize kırdırmaya karar vermiş.acılar içimize gömülü, haremiler cümleten baş köşelerde karvanları gidip gidip geliiyor. Kervanları yüklü ois elleri güçlü.Filler tepişiyor çimler eziiliyor. düzenin çarkı hep dönüyor. anadolu acı çekiyor göz yaşı döküyor. sadece o kadar
Perihan Hanım, çok güzel özetlemişsiniz. Yüce Yaradan
sayınızı artırsın...SELAMETLE
Sivas Madımak oteli olayında dünyayı ayağa kaldırıp her önüne geleni itham edip suçlayan solak takım, iş Baş Bağlar katliamına gelince üç maymunu oynuyorlar ki, bu tavırları onların tam bir çifte standartçı güruh olduğunu ortaya koyuyor.
Şaire hanımları, bu güzel şiiri için tebrik eder, çalışmalarında başarılar dilerim.
Elinize yüreğinize sağlık
Kıymetli şair yüreğinizden süzülen toplumsal vicdana ayna olan harika bir şiir okudum.
Tebrik ederim.İsabetli seçiminden dolayı secici kurula da teşekkürler.
Saygıyla
Bu dava, iman ve küfrün birbirlerine galebe çalma davasıdır Zübeyde kardeşim. Bu dava, Şeytanın Adem babamızla Havva anamızı cennetten kovdurmak için başlatıp kıyamete kadar sürecek bir davadır.
Ne mutlu, iman davasının yanında yer alıp, küfür davasını güdenlere karşı cephe oluşturan mü'min ve mü'minelere.
Tebrikler.
Hayırlı Cihad-ı maneviler.
Şiire gününde gelemediğim için üzgünüm. Sadece antonun azizliği. Bu günlerde yine huysuzluğu üstünde.Büyük acı ve utancın yıldönümünde değerli şiiri için sevgili meslektaşımı kutluyorum yürekten. Ayrıca seçici kurula da teşekkürler.
Üç gün önce Madımak olayının acısıyla yeniden kavrulurken zihinler, hemen üçgün sonra da Başbağlar olayı... Acı... Çok büyük acı. İşin en acı yanı da,
Devletin olaya ilgisiz kalması. ÖRTBAS EDİLİP UNUTTURULMAYA ÇALIŞILMASI...
Katliam,vahşet,insanlığımızdan utanmaya bir neden daha...2 temmuz 93 madımak katliamından üç gün sonra yapılan bu kabullenilmeyecek olay memleketimin kana susamış kesimini sevindirmiştir...bir misilleme,bir intikam,bir şeref...bu iki katliamı yarıştırmak isterler,bu iki katlimında insanlarımızı umursamadan kaç kişinin nerde yakıldığını,nerde vurulduğunu sormak isterler,insanın yaşamaya hakkı varken insanları masum,düşünen,düşünmeyen şeklinde sınıflandırarak bu katliamı hak edip,hak etmediğini sorgulamak isterler...İstenilen tek şey barış mıdır? Belki bu ülkeden tek istediğimiz barış,dostluk,eşitlik...
Başbağlar'da katledilen 33 insanımız,dostumuz Madımak'ta katledilen 37 insanımız,dostumuz kimlere kurban oldu? ideolojiler değil bunun cevabı,düşünceler değil memleketini sevmek değil...insan olalım biraz. Barış savaşarak gelmez kii...
YAZIK !... ÇOK YAZIK !... BİR TÜRLÜ MİLLET OLMAYI BAŞARAMADIK. DAHASI, İNSAN OLMAYI BAŞARAMADIK.
Bir kaç günah keçisi bulup içeride biraz yatırıp çıkarmak neyi çözer ki?...
Kime ne desem?... Olayın acısı ve utancı böylesine içimize yer etmişken elini kolunu sallayarak aramızda gezen canileri ve olayların faillerini bulmak için azami gayreti göstermeyen yetkilileri şiddetle kınıyorum.
Üzerine kan ve gözyaşı damlamayan yarınlara diyorum... Sevgimle...
Duyarlı ve değerli kalemi içtenlikle kutluyorum. Sevgiler
“BAŞBAĞLAR KARA BAĞLAR” ŞİİRİ İLE “GÜNÜN ŞİİRİ / ŞAİRİ” SEÇİLEN DEĞERLİ ZÜBEYDE GÖKBULUT HANIMI BÜTÜN İÇTENLİĞİMLE KUTLUYORUM.
Böyle bir acıyı ruhunda ve yüreğinin derinlerinde duyamayan, hissetmeyen birinin böyle güzel ve etkili bir şiir yazması zaten düşünülemez...
Seçici Kurul’a da içtenlikle teşekkürler.
Gündeme denk düşecek şiirlerle bizi bize hatırlattıkları ve bir daha yaşanmaması için ders alınması gerektiği yönündeki vurgularıyla yorumcuları da gönülden kutluyorum.
Sağ olsunlar, var olsunlar…
Bu şiire çok daha farklı bir yorumla katılmak isterdim. Maalesef bugün hiç vaktim olmadı. Acil durumlar günümü doldurdu. Onun için, kendi özel bloğumda yayınladığım 05 Temmuz 2012 tarihli yazımı aynen yayınlayacağım.
Tabii ki bu sene 21 yıl oldu, Başbağlar katliamına…
Allah bir daha böyle kara günler göstermesin, karalar bağlatmasın.
“Kuvvet birlikten doğar…”
Sevgi ve saygılarımla…
05 Temmuz 2014
*
RUHLARI ŞAD OLSUN.
ALLAH RAHMET ETSİN…
ETSİN DE!..
5 TEMMUZ 1993’TEN BU YANA TAM 19 YIL OLDU.
Başbağlar, Erzincan'ın Kemaliye ilçesine bağlı masum, imanlı, inançlı, kendi halinde bir köy.
Yükselen feryatlar, figanlar…
Alev alev Cehennemî ateş, her yer duman!..
Yapılanlardan utanıyor insan, insanlığından…
Bu ülkede eceli dışında ölen ve öldürülen her insan bizden biridir. Her insan, benim canımdan, kanımdan, soyumdan, dinimden, vatanımdan ve her türlü maneviyatımın varlığından olandır.
Ancak:
Bir MADIMAK olayı var. Sebep olanları Allah kahretsin. Oradaki acı da içimizde ateş gibi yanmakta.
Peki;
BAŞBAĞLAR!..
Sivas'a, Türkiye'nin her yerinden onlarca otobüsle binlerce insanımız, vatandaşımız adeta akın ederken, neden bir BAŞBAĞLAR bu derece sessiz?
Neden BAŞBAĞLAR bu derece kimsesiz?
Neden BAŞBAĞLAR bu kadar sahipsiz...
Ne farkı var, bir yerdeki yakılanlarla, diğer tarafta camiden çıkartılan erkeklerin tamamının kurşuna dizilmesi ve geriye kalanların yakılıp yıkılması arasında! ..
Kadınlar, kızlar, çocuklar; evler, kümesler, ahırlar, samanlıklar ve hayvanlar! ..
NE FARKI VAR?
BİRİ DİĞERİNDEN 3 GÜN ÖNCE VEYA SONRA...
ÖLEN / ÖLDÜRÜLEN / KATLEDİLEN İNSAN SAYISI AYNI...
Yakılan mal - mülk, diğer canlılar cabası...
NEDEN SAHİPSİZ KALDIN, BAŞBAĞLAR?
Yüreğimizdesin, hafızamızdasın...
Her bir kurşunun yakıcılığı; yanan her evin, her damın ateşi yüreklerimizi acıtmakta ve yakmakta...
Yürek yangınımla diyorum ki, ruhunuz şad olsun.
Zalimleri Allah kahretsin!..
Sizin ma'ruz kaldıklarınızı, yaşadıklarınızı kat be kat onlar da yaşasınlar...
UNUTMADIM...
UNUTMADIK...
UNUTMAYACAĞIZ...
Hikmet ÇİFTÇİ
05 Temmuz 2012
5 Temmuz Urumçi katliamınında yıldönümü, tüm şehitlerin ruhu şad olsun.
Bu şiir ile ilgili 25 tane yorum bulunmakta