-Ya ne saf kadınsın sen; ben ölüyüm dedim sen de hemen inandın...
Halâ başın değmedi mi? Ölü olan sensin bikerem be nine.
-Nee neler söylüyorsun sen yine seni gidi kerata ölü benmişim hadi ordan.
-İnanki sensin ölü ben de senin bir yakınının ruhuyum...Hani rüyalarda kendimizi başka başka tanımadığımız yerlerde görürüz ya işte giden bizler değil gezen ruhlarımızdır; ruhlar özgürlüğü çok severler, fırsat buldukça beden kafesinden çıkar giderler...Aslında ölüm de aynı şekilde oluşur; önce ruh gider geriye cansız etleri birazdan çürüyecek cesetler kalır...
-Amanında neler bilirmiş neler bizim Başağımız...
Dinle sevdiğim, bu ayrılık saatidir.
Dünya var olalı beri çirkin ve soğuk,
Erken içeceğimiz bir ilaç gibi.
Tadı dudaklarımızda acımsı, buruk.
Bu saatte gözyaşları, yeminler,
Boş bir tesellidir inandığımız.
Devamını Oku
Dünya var olalı beri çirkin ve soğuk,
Erken içeceğimiz bir ilaç gibi.
Tadı dudaklarımızda acımsı, buruk.
Bu saatte gözyaşları, yeminler,
Boş bir tesellidir inandığımız.