Kan damlıyor bulutlardan
Dallar salkım saçak kan!
Ağaçlarından toprağa,
koyulasan ,
kızıl karışıyor suya
Saçlarımızın ilmeğinden kan süzülüyor
boydan aşağıya
Bir yerlerde;
Gözleri yanıyor bebelerin
Bedenleri parça parça
Berisinde, analar vaveyla
Aksi göğü yırtmada.
Çıplak gecede uçuşurken kuşlar
Vuruluyor kurşun sağanağında..
Karıncalar su içmiyor
Su; kan ve kekremsi...
Düşleri bulanık genç kızların
Her yerde infilakı şavaş tanrılarının
Adressiz düşüyor yurtsuz dünyalılar
Ateş düştüğü yeri yakıyor.
Hem de cayır cayır füze ıslıklarıyla.
Yürekleri sağır eden uğultusuyla
Mülteci ölüler düşüyor, tohumlarcasına toprağa
Ülkemin bağrı
Sanki bir demir ocağı
Harlanıyor!
Bitmiyor, bitesice petrol hırsı çokuluslu çakalların
Alevler bulutları alıyor
Anaların yüreği figan.
Gündüzü, gece öldürüyor
Gencecik fidanları bir hiç kurşun..
Kızıla boyanıyor
Baharı dağların
Kanıyla bir ulusun
Zemheri soğuğu kesmiş kesmiş yeşeren umutları
Yürekleri, gözleri bağlanmış siyah örtülerle
Benim oğlum gitti!
Yarısını da alıp yüregimin kendiyle...
Seninki nerede?
Simdi uyuyor olmalı kuş tüyü döşeğinde..
Öyle ya;
Banknotların yeter bedelini ödemeye
Biz halaylarla gönderirken ölümlere...
Değeri yok senin gözünde..
Ve sevdalar kalacak ertelenmiş umutlarda
Analar; yine ölü bedenleri sevecek tabutlarda
Sonra boş avuçlar
Yine de yine de kara bulutlar doğuracak bereketi
Hoş geldin umut diyeceğiz...
Asiye Yaşargün
Kayıt Tarihi : 21.10.2024 00:34:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!