Renk desen birbirine, ediyor iken eşlik
Anadolu’m dolmalı, ilmek ilmek kardeşlik
Nereden çıktı şimdi, ısmarlama kalleşlik?
-Göçer de kurtulurdun, doğal afetten beter
-Ruhsuz ruhsuz bedenler, bu ayıp size yeter!
Komşusu komşusuna, değer verir rozetle
Borsası var aşkların, satılıyor mezatla
Mert düşman, hasımını karşılar nezaketle
-Şimdi hesap karışık, tüm ölçü-değer heder
-Vuruşup da gidenler, bu ayıp size yeter!
Düşmanlar icat ettik, ölüden ve diriden
Vicdanlar prangalı, yanıldık öngörüden
Kurtla korkutuyorlar, ayrılanı sürüden
-Çoban ne yapabilir, cana bulaştı keder?
-Hırsla yanıp tütenler, bu ayıp size yeter!
Dünya savaşlarının, kazananı oldu mu?
Silah hakem olunca, hak yerini buldu mu?
Damardan boşaldı kan, boş tencere doldu mu?
-Ocağa düştü ateş, yanan ciğerim tüter
-Odun değil gidenler, bu ayıp size yeter!
Hırstır, doyumsuzluktur, ilk kıvılcım yangına
Dünyanın eksenini, alet etme cengine
Katkın yok insanlığın, uyumlu ahengine
-Kâinatın Mimarı, düşündün mü hiç, ne der?
-Cevapsızdır “neden”ler, bu ayıp size yeter!
-Bülbül olmuş nadanlar, bu ayıp BİZE yeter!
Ali Rıza Malkoç
23.09.2015 Samsun
Kayıt Tarihi : 23.9.2015 18:14:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!