Hayat çölünde yaşarken umutsuz
Girdin hayatıma sorgusuz sualsiz
Yorgun yollarımın,tozlu patikalarında yürürken mecalsiz
Aldın beni öyle bir sevda yoluna ki,dünyada emsalsiz
Yaşamak mı diye sorsalardı? derdim:ölüm
Hayatımı sorsalar derdim:zulüm
Sevda ne? diye sorsalardı derdim:kördüğüm
Girdin hayatıma,kor oldu alevlendi
Yok olmaya yüz tutmuş,yüreğimdeki sevda külüm
Küsdüm hayata,altındı kafesim
Aşk için,yoktu verilecek tek nefesim
Değil kahkaha,yüzümde yoktu tebessüm
Zap Vadisinden gelen derin ve mistik bir koku gibi
Girdin hayatıma,yaşama tutunduran tek hevesim
Yunusun tatlı dilinden
Pir Sultan Abdalın dost elinden
Aşık Veyselin dertli telinden
Çaldım seni mahmur gözlüm
Arının tatlı balından
İsyanlardayım bugünlerde
Kafam yine dumanlı
Tren garında;
Umduğunu bulamayan ayyaş gibiyim
Yüreğim buruk,duygularım karışık
Halimde var ise bir heyecan
Gözlerimde bir ışık var ise parlayan
Ve dudağımdaki gülücükler hepsi yalan
Bir tek ölümdür benim için gerçek olan
Gerçek insandır insanlık için yaşayan
Yağmurlu ve soğuk bir kış akşamında
Gaz lambamın cılız ışığında
Ağzımda filtresiz sigaramla
Seni düşünüp seni yazıyorum.
Pencereme vuran her yağmur tanesi
Gözümdeki yaşlara arkadaş,
Sana yazdığım mektupları yaktım bu sabah
Dumanını gönderdim sana
Üzerinde bulut olsun diye
Yağmur olup yağarsa üzerine
Islatsın yüreğini hasret dolu yüreğimin kifayetsiz sözcükleriyle
Eğer ıslatırsa yüreğinde toz tutmuş duygularını
İnce ince yağar yağmur;
Islatır gözyaşlarımla ıslanmamış yanı
Rüzgar eser, alır götürür
Senden bana kalan son hatırayı
Deprem olur yıkar
Gönlümde ki virane sevgi duvarını
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!