Barış diyorsun ya kardeşim;
Daha söylemeye başlamadan,
içinin ısındığı barış.
Perdelerini çektiğinde odanı dolduran huzura rağmen,
ışıklar söndüğünde ürküten karanlıklara meydan okuyan,
bir türlü dikiş tutmayan çığırtkan akıllara inat,
yüreğinin gördüğü aydınlıktır.
Dokuzunda hocaya,onüçünde kocaya,
beşik kertmesine,berdele,
töre uğruna ölümlere çalım atıp,
külkedisi masalını gerçeğe dönüştürmektir.
Barış diyorsun ya kardeşim;
Kök salan bir ağacın,
tomur tomur bir çiçeğin,
yaşam telaşındaki bir böceğin farkındalığı,
acının,gözyaşının
dili,dini,ırkı olmadığını,
yaşamın uzak,
ölümün bir tuzak olduğunu bilmek,
türkülere,ezgilere ortak olup,
insanlarla kolkola girebilmek,
belki de hiç korkmadan arkanı dönebilmektir.
Barış diyorsun ya kardeşim;
Düşünceler tutuklanıp darağacında sallanmıyorsa,
makinelerin çarkları insanların refahı için dönüyorsa,
zengini fakiri,
güçlüsü güçsüzü ben değil de biz diyebiliyorsa,
adaletin terazisinde kantarın topuzu hep bir yana fazla kaçmıyorsa,
ve kitaplar,
kitaplar artık masmavi gökyüzüne hasret hapishanelerde yazılmıyorsa,
doğru yerdesin demektir.
Ama hepsinden önemlisi;
İnsansan güzel kardeşim,insansan..
Barış,
önce kendinle barış.
Kayıt Tarihi : 15.12.2012 02:25:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!