mevsim eylül,daha ilk günleri,sabah olmuş benim ellerim oyüzden düşmanım güneşe,gecelere bağlanmışım...sevgi olmuş adım,aşk olmuş,çok duygulu diye dışlanır olmuş içim,kanatmışlar yaralarımı...hala ayaktayım,eylül gibi,isyan gibi,hala burdayım işte hala aşk,hala gece,biraz şarap,biraz gözyaşı işte hepsi bu,işte benim bu! ! ! öylesine bir yangındaki gözlerim dokunma sakın yanar ellerin,yıkılırsın....
Sen bana geldiğinde kıştı mevsim,
ayazdı sokaklar,
üşüyordu seni beklediğim yerde ellerim.
oysa yaz gibi sıcaktı yüreğim,
alevlerdeydi tenim,senindim...
Az sonra sana dokunuşun huzuru,
Üşüyorum duyuyor musun?
Hani kolların,
nefesin,
sıcak tenin?
Dudakların da yok.
Keşke ayaklarını bıraksaydın
Yakıyorum bütün anıları
Aşk yok, olmadı farzet...
Ellerime bulaşan adın değildi,
Sevda yok, yandı farzet...
Kemanımdın sen benim
Ellerime almaya kıyamadığım!
Sessizlik...
Akrep,yelkovan inlemeleri duvarda...
Acı...
Yangın yeri yüreğim!
Bir figan kopuyor ki şehrimde,dağılıyor surlar...
Ah benim yaralı geçmişim,bu kadar hoyrat mı bitecektin?
Bir elimde sigara,
Bir elimde Diyarbakır!
Diyarbakır kadar açım sevdaya...
Kimsesiz, sefil terkedilmişim!
Beklerim geleceksin diye,
Nisan bugün mevsimlerden,
On sekizi ayın...
Şafak vaktiydi, yorgundum
Senindim,
Giyindim, taradım saçlarımı,
Gözlerimde sen,
sana ne söylesem rahatlar için?
hangi masalı anlatsam uyursun yeniden
bebekler gibi,
hagi şarkı güldürücek seni yeniden
açacak gamzelerin çiçekler gibi,
Susuşundu gözlerim,
Ellerim kadar yeniktim,
Hiç acıtmayı bilmeden kanayan...
Sevdiğimdin...
Nefesiydin içimin...
Buğulu camlara adını sayıklardım
Büyülü bir nehirdi İstanbul!
Sendin...
Küçük bir çocuktu incitilmiş!
Bedenindi...
Üzerimden geçip gittiğinden habersiz,
Hoyrat,birazda yıkılmış,
Bu ilk sensiz kalışım değil,
bu ilk yalnızlık değil gecelerde,
bu yakama lanet gibi yapışan çaresizlik ilk değil,
senden habersiz sana yazılan ilk şiirde değil,
ilk dinlenen can acıtan şarkılarda...
Bu beni ilk koyup gidişin değil,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!