Gün gelecek, senin o gözlerini silecek biri.
Belki sen bilmeyeceksin, uzaktan silecek. Hissedeceksin.
Uzaklardan bir ses duyacaksın.
Daha önce duymadığın bir ses, huzur dolu.
Avrupa'dan çıkan bir trenin kabinlerinden silecek Anadolu'ya gelmeyi beklerken.
Bugün yıllardan geçmiş,
Yarın daha geçmiş olacak.
Ben geleceğe gitmiyorum, hep geçmişe yürüyorum!
İstasyondan kalkan trenler, ileri gitmiyor benim için.
Limandan kalkan vapur, başka bir limana gitmiyor...
Gün, aymaz benim için.
Gün aymaz!
Güneş doğmaz, aydınlık vurmaz yüzüme.
Karanlığın içinde bir başıma ısıtır yalnız, etimin derinliklerinde kalmış kalbimi.
Gün neden aymaz bir adem oğluna?
Söz vermiştin, bırakıp gitmeyecektin beni.
Sevmiyorsak bile birbirimizi, beraber kalacaktık.
Sessiz sedasız bir yaz gününde kayboldun çölün esen kumları arasında.
Seni ararken, nice seraplar gördüm, gözlerin, saçların ve ihtişamlı yüzün!
Seni hep bekledim, bekleyeceğim.
Uyuyorsun, ben biliyorum, tanrı biliyor.
Sen uyanığım sanıyorsun, hayır!
Uyan!
Uyan, ey ihtişamlı sevgilim.
Vapurun, limandan kalkacak!
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!