Dünya’nın doğum sancıları tutunca,
Boşanır gece sevdiği gündüzünden.
Göbek bağımdan besledi, toprak beni.
Sınıfını geçen çocuğun gözünde,
Sen bir hiç/sin, saymaz bile seni.
Hayatı harcamak için çıkmıştık yola,
Bu sürgün yerindeki gizlerimizde,
Yolunu kaybetmekte varmış.
Daha sakallarım çıkmadan,
Hayatımda sır kalmadı.
Hasbel/kader yaşıyoruz bilmeden,
Kulakları duymaz, gözleri görmezler gibi.
Hala bir şey sanıyoruz kendimizi değil/mi?
Vaktinden fazla oyalanmaz kader,
Adına mühür basılmışsa,
Bekliyordur bir köşede, bu demi.
Nereden bilirdim dertler yığılacak,
Hayatla pençeleşeceği mi.
Farkında olmadan didinip,
Her gün taksitini ödediğim bu ceza,
Meyve sanıp bilmeden yediklerim,
Meğerse çekirdekten ibaretmiş iyi mi?
İnsanın insanı çektiği bir gerçek,
Akrabalarından kaçı seviyor seni?
Geçmişinle yap bir pazarlık,
Olsa da aranızda bir akrabalık geni,
Sana zırnık vermezler haberin olsun.
Bir nişan yüzüğü dâhi kalmadı,
Acele et, kıyacaksan kıy nikâhı,
Alırdı herkes üçe beşe bakmadan,
Satılsaydı çarşılarda mutluluk, seni.
Azrail can alıyorken aramızdan,
Yazgılar sakladı şerlerden beni.
Olurda çözemez isem,
Bu çok bilinmeyenli denkle mi,
Bana yardım et emi.
Kayıt Tarihi : 3.1.2017 10:18:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu sürgün yerindeki gizlerimiz de
Yolunu kaybetmekte varmış
Daha sakallarım çıkmadan
Hayatımda sır kalmadı
Saklayamadım birini
Bu sürgün yerindeki gizlerimiz de
Yolunu kaybetmekte varmış
Daha sakallarım çıkmadan
Hayatımda sır kalmadı
Saklayamadım birini
----Yaşar hocam çok güzeldi beğeniyle okudum kutluyorum saygılar.
Kutluyorum sayın Karabulat...
TÜM YORUMLAR (6)