Bana Düştü
Yolum sis dağının sarpına düştü.
Gönlüm vefasızın darbına düştü.
Yamacında sümbül, güller açarken,
Yârin sinesinden kar bana düştü.
Geçit vermez dağlar, bugün gelemem.
Yarın ki havayı bende bilemem.
Ellerin bağında imbat eserken,
Yine çölden esen sam bana düştü.
Göksu ırmağından çamur akıyor.
Görbeyaz’dan kara bulut sarkıyor.
Yârin nameleri gecem bölerken,
Gönlüm erken ötüp dil zara düştü.
Mor menekşe eksem şu yamaçlara,
Lale, sümbül taksam siyah saçlara,
Yâr saçını gülle örmek isterken,
Dikeni bilenmiş gül bana düştü.
Çağdaşi yurdunda yabana düştü.
Dik başın cefası tabana düştü.
Yârden bir tebessüm, işve beklerken,
İntizara maruz dil bana düştü.
Süleyman Bektaş (Çağdaşi)
Süleyman BektaşKayıt Tarihi : 17.10.2011 20:57:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bana düştü
Bana Düştü
Yolum sis dağının sarpına düştü.
Gönlüm vefasızın darbına düştü.
Yamacında sümbül, güller açarken,
Yârin sinesinden kar bana düştü.
Geçit vermez dağlar, bugün gelemem.
Yarın ki havayı bende bilemem.
Ellerin bağında imbat eserken,
Yine çölden esen sam bana düştü.
Göksu ırmağından çamur akıyor.
Görbeyaz’dan kara bulut sarkıyor.
Yârin nameleri gecem bölerken,
Gönlüm erken ötüp dil zara düştü.
Mor menekşe eksem şu yamaçlara,
Lale, sümbül taksam siyah saçlara,
Yâr saçını gülle örmek isterken,
Dikeni bilenmiş gül bana düştü.
Çağdaşi yurdunda yabana düştü.
Dik başın cefası tabana düştü.
Yârden bir tebessüm, işve beklerken,
İntizara maruz dil bana düştü.
Süleyman Bektaş (Çağdaşi)
Süleyman Bektaş
kalaminiz her dem kavi ola dost yürek...
vesselam...
TÜM YORUMLAR (10)