bilirim
susmaz hiç martıların kıyılarında
bir telaş dillerinde
taşırlar kokusunu denizin ve
ışıltısını yakamozların
kanatlarında
aldırmayıp
insan denen insancıklar
tel tel ağaran saçlarına
klakson seslerini katarlar
feryat figân
martılar ve dalgaların
masum çığlıklarına
nakışlarla işlenmiş tarihini hiçe sayıp
delik deşik ederler bağrını
hınca hınç doldurup sokaklarını
talan ederler
her bir karışını bedeninin
ama sen susma
haykır türkünü
olanca gücünle
büyünle sarhoş
ve sahiplenmişken seni
benliğimde
eksikliği var bir şeylerin
seni anlatan her şeyde
ne yana baksam
nefretini kusan
gözü dönmüş sefiller
hazır
geçirmek için ilmeği
incilerin dizildiği boynuna
ve köleleri tümünün
emirlerine amade
azımsanmayan bir hüzün var şimdi
sende bulduğum mavi özgürlükte
nafile bir sesleniş
yüreğimden kopup gelen
lirik bir şiir eşliğinde
hisardan esiyor isyanın
haliçten çarpıyor yüzüme
kükreyen sesin
korkma…korkma…korkma
elimde bir kadeh yakut
kırmızının en işleyeni içimde
ah…istanbul
sokul bana…yakın dur
sil gözlerimi yanıyorum
eser yok artık tadımdan
…oysa sen
her şeye rağmen
dimdik
sokul bana ve
biraz da
beni anlat bana
ey istanbul
ben çok dinledim seni
çok söyledim
şarkılarda…şiirlerde
bitmezsin
bilirim
şimdi
sen anlat beni bana
…ey şehri yârim
Atilla Güler
Atilla GülerKayıt Tarihi : 16.5.2008 15:28:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!