Bana Bahsetme Şiiri - Burçin Yılmaz

Bana bahsetme şimdi, mevsimin baharından.
Bakma yüreğimde sana çiçekler açtığına...
Her hicran çöktüğünde, yaprak ki ayrılır ağacından...
Sevdana sürgün özlemlerim, vazgeçmedi sonbaharından...

Ben; çiçeğin solmuşunu sevdim sevgili, mevsimlerin sonbaharını.
Sevdanın da olmazını sevdim, zor olanını değil imkansızını...

Sen bana bahsetme şimdi mutlu sonlu masallardan.
Bu hikayede aşk sondan başladı yanmaya.
Aramıza giren meridyen miydi bizi ayıran.
Sanmam sevgili...
Yüreğim tutulmuş seninle son bulmaya...
Hangi mutluluk yakışır ki ayrılığa?

Ben; şarkıların hüznünü sevdim sevgili, renklerin de siyahını.
Havanın yağmurlusunu sevdim, gökyüzünün yıldızlısını.
Hangi geceye düşer ki gökkuşağı?

Sen bana bahsetme şimdi pempe panjurlardan.
Bakma gönül viranemde sana saraylar kurduğuma,
Sallanır hayallerin terazisi, bir parça umut koptuğunda...
Zaten arsız bir karanlıktı benim de renklerimi çalan.

Ben; sokakların avareliğindeki zifiriyi sevdim sevgili.
Ve seni beklediğim her köşe başını.
Yüreğimdeki sevdanın tutkulu özgürlüğünü sevdim.
Gökle denizin birleştiği özgürlükteki yalnızlığı...

Sen bana bahsetme şimdi, mavinin huzurundan.
Bakma yüreğimde gökyüzünün kanat çırpmasına,
Deniz de kudurur, köpürür sevdasından ayrılınca.
Her deli fırtına da yaralanır, kayaya vuran dalgalar,
Benim de hasretimde okyanusun kalbi var...

Ben Karadeniz'in hırçınlığını sevdim sevgili,
Ege'nin de efendiliğini...
Ben ömrümde çatık kaşlı bir yar sevdim.
Kanındaki deliliğini, yüreğindeki mertliği.
Ben ömrümde bir tek yar sevdim,
Çağlar'dı gönlümde adı gibi...

Sen bana bahsetme şimdi, bahsetme sevgili...
Ne senden, ne de benden.
Aşkın nefesi tutulmuş bizsizlikten...
Hasretin canı arş-ı alaya çıkmış..

Sen bana bahset sevgili...
Hangi sevdalının kaderine vuslat yazılmış?