(Uğurlu sayıdır, öyle olması da gerek.
Yoksa hiç izin verilir miydi uç uç böceğine sevinerek
Ama fazladan iki artınca bu rakamın yanına başka sayılar
Sanırsın ki, değil mi, sende bir uğursuzluk var …)
6.
YÜZLEŞİŞ! ,
a.1
Zıpkın gibi fırladı ölmeden önce bazı yaşlıların fırlatıp atmayı düşündüğü takma dişlerin ve
sanayinin habercisi hurda araba lastiklerinin ile arasından boş kovanların;
Az evvel başkasının üzerine -arı kovanı da değil ki- ondaki mermileri boşalttığı,
sahibinin… Yeni tür terliksilerin oluşumunu haber almış olacaklar
ki bu derece heyecanlı idi, bir anda göğe fırladı fişek gibi;
iteleyerek de terlikleri, kıyı şeridine bu gölün birikmiş …
Keşişlemede yüzleşen keşişler,
gerçek anlamıyla şık yerine oturttular ışığı.
Arkada kaldı -ama mağara adamı da değillerdi- artık terliksi ilkel’ler
ve böylece yere kondu, onları mazide bırakan:
Bir süre uçan gemi,
onun tepesi su yüzeyinde başını kaldırdı;
Balıklı Göl’den doğru göğe dikilmişti …
Göl’de kirlilik, Kudüs’te savaş;
onlar Pitbull’sa, sensin de Kangal’ı Cem Evleri’nin,
sensin Karabaş.
b.
Gemiye bindi, bazı kendine güvenliler;
ışık içinde yukarı falan çekilmediler:
onlar, olayı oturtmuş insanlar.
Gemiye girmelerinden önce istemli girdiklerini biliyorlardı;
yukarı falan çekilmemişlerdi.
Girdikten sonra gelişme döngüsüne izah edebilen
bir ortam değişikliğini fark ettiler
ve sevindiler.
Ama onlarındı ya zaten oraya onları
sokan bacakları da cesaretin;
ki bunu da, karar vermeden önce biliyordu,
güvenli’ler...
a.2
Tanrı tanımaz kasabasında
pek sıradan, çamaşır makinası
olan evlerin bir köyünün;
balıkları gözlemeyi seven,
tembellerin köyünün ücrasında fakat orta yerde
sallanan çalışkan, mutlu denizciler
ve gezgin
balıkçılar yıkadılar denizi
sessiz,
boğuk soluklarıyla..
yorulmadığı düşlerin ….
daha kaç kere?
Ve sonra Tanrı yere indi
barıştı onlardan,
aslında kendisini terketmeyenler’le...
binlercesi sokağa döküldü
o gün;
on binlerse göğe baktı,
bir şey göremese de:
O'nla kavgaya tutuşanlar,
gördü O'nu. -
O'nu reddetmeyen
cesaretliler...
Görmeden gittiler,
girmiş olduklarında
gemiye!
Övmediler!
Aradılar! !
Ve biliyordu
onlar, onlar da:
o on binler;
algısızlığı, yadsıyamadıklarını
(da)
aslında
kavramış olanlar
-
bir kaynakça ve alakalı notlar:
Şanlıurfa'nın simgesi olan Balıklıgöl'de yapılan temizlik operasyonu sırasında takma diş, kova, saat, araba lastiği, mermi ve ayakkabıya kadar bir çok madde çıkarıldı. Şanlıurfa Emniyet Müdürlüğü Su Altı Polisi kutsal balıkların yaşadığı Balıklıgöl'ü temizledi. 6 kişilik Su Altı Polisi timinin yaptığı operasyon yaklaşık 4 saat sürdü. Balıkgöle atılan takma diş, kova, çatal, bıçak, araba lastiği ve terliklerden oluşan yaklaşık yarım ton atık gölden çıkarıldı. Geçen yıl yine su altı timleri tarafından Balıklıgöl'de yapılan temizlikte de ilginç atıklar çıkarılmıştı. Vali Şükrü Kocatepe, kentin en güzel yerlerinden biri olan Balıklıgöl'ün temiz tutulmasının bütün vatandaşların sorumluluğu olduğunu bu sayede kutsal olduğuna inanılan balıkların daha sağlıklı şartlarda yaşayacağını söyledi. Su Altı Tim sorumlusu Mustafa İlin, Balıklıgöl'ü sürekli temizlediklerini ancak vatandaşların göle atık madde atmaya devam ettiklerini belirtti.
Reşat UZUN / ŞANLIURFA
http://www.aksam.com.tr/arsiv/aksam/2003/10/09/guneydogu/guneydogu3.html
Dünyanın tabii akvaryumu olarak bilinen tarihi Balıklıgöl ve Dergah Camii bölgesindeki yeşil alanlara 3 bin 300 gül ve mevsimlik çiçekler ekildi. Şanlıurfa Valisi Şükrü Kocatepe, kentin simgesi haline gelen Dergah-Balıklıgöl çevresini her yıl 400 bin turistin ziyaret ettiğini belirtti.
Vali Şükrü Kocatepe, Dergah-Balıklıgöl çevre düzenlemesi kapsamında Halilürrahman Gölü ile Aynzeliha Gölleri arasında kalan ve çirkin bir görüntü oluşturan 3 bin metrekarelik eski göl gazinosunun yıktırılarak yeşil alan oluşturulduğunu bildirdi. Çevresiyle bütünlük sağlanması için 112 kamyon toprak döküldüğünü söyleyen Vali Kocatepe, şöyle konuştu: 'Buraya otomatik sulama tesisatı, çim ekimi, yürüme alanları için 800 bordür taşı döşemesi ve otomotik ışıklandırma sistemi kurularak faaliye geçirildi. Ayrıca 3 bin 500 adet mevsimlik çiçek (menekşe, süs lahanası, çin karanfili, portakal nergisi, koyun gözü ve şebboy) 3 bin 300 adet çeşitli renklerden oluşan gül dikimi yapıldı.'
Vali Kocatepe, çevre düzenlemesinin Valilik, Çevre Koruma Vakfı, Belediye, DSİ 15'inci Bölge Müdürlüğü ve ŞURKAV işbirliğiyle yapıldığını da sözlerine ekledi.
http://www.peyzajonline.com/article425.html
-
USO’lar hk. açıklamalar ve saptanmış bazı olaylar sözlükçe sayfasında.
Kayıt Tarihi : 24.2.2005 04:06:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

az biraz düzelttim can dostlar. sevgiyle..
USo...ufonun benzeri imiş,denizden havalanan..
önce çevreye ettiklerimizle yüzleşiyoruz...
sonra Tanrı ile...
bir de cesaretimizi sınamak için belirsiz hayallerimizle...
ne kadar farklı şiir işlemeciliği...
harikasın akın
bunları ayrı ayrı işlesen...
o zaman da sen olamazdın Akın Akça...
TÜM YORUMLAR (2)