BALIKÇILAR
Unutulmaz o çocukluk günlerimizin
anısına, bütün arkadaşlarıma ithaf olunur...
Havva Ebe, ineği sığıra saldıktan sonra, Ömer’in uyuduğu odaya girdi. “Ömeer, haydi kalk, ne yatıp durun, öğlen oldu dışarısı” dedi. Tandır evine geçti. Çay bardaklarının şıngır şıngır sesleri geldi. “Haydi kalk” diye yeniden seslendi tandır evinden.
Ömer, istemeye istemeye kalktı, üstünü giyinirken dışarıda kuşlar sabah şarkılarını söylüyordu. Camdan bir türlü ayrılamayan kara sineğin kanat vızıltıları kulağını tırmalıyordu. Gitti, elindeki gömleği şırrak diye cama vurdu. Sinek sesi kesti. Sedirin üzerine yarı baygın düştü.
Sevdanın ateşi eğer
Her an yanıbaşımda yatmasaydı
Ben bu yükü taşıyamazdım
Sevinçlerime biraz hüzün katan odur
En çaresiz anımda
Issız bir dere kenarını
Devamını Oku
Her an yanıbaşımda yatmasaydı
Ben bu yükü taşıyamazdım
Sevinçlerime biraz hüzün katan odur
En çaresiz anımda
Issız bir dere kenarını
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta