Balıkçı Deniz Ve Kadın Şiiri - Dinmez Er

Dinmez Er
1210

ŞİİR


10

TAKİPÇİ

Balıkçı Deniz Ve Kadın

Balıkçı Deniz ve Kadın

Sular küf rengi, tekne pas içinde balık, emek kokuyor
sardalyalar, uskumrular civa gibi parıl, parıl parlıyor
reis’in umutsuz, neşesiz ağlara takılmış gözleri yorgun
tekne yaşlı, rotasız, renksiz gecelerin biri de, bini de aynı
deniz sessiz, sevecen derken yanardağ misali patlar aniden
şaşırtır pusulayı reise sığlıklar, kayalıklar kabus olur
dalgakıranlar, barınaklar, med-cezirli geceler, yakamozlar
dinmez bir yalnızlıktır deniz fenerlerinde yanıp sönen ışık
ay ve gece derin sular da deniz yıldızlarına misafirliğe gider
solgun şafağa uyanacak az sonar deniz kuşları, martılar

kuzgun siyah saçları beline dökülmüş alımlı bir kadın
kulağına karanfiller iliştirmiş ay parçası kadar güzel
endişeli üzüm karası gözleri lacivert köpüklü suları tarıyor
deniz kurdu, yağız balıkçı reisini, evinin direğini arıyor,
mavi bir uçurumun kıyısında reis, deniz ayakları altında
eski bir sancının fotoğrafları denize dökülmüş su almakta
pervanelerin anaforunda, ağızlarda motorin acılığı
azgın dalgaların uğultusu korkunç rüyası çocukluğunun

iki göz odanın penceresinde fesleğen şafağı bekliyor
karalara anlam katan deniz, balıkçıya umut ve aş veriyor.
iskeleye ayak basıyor sarı lastik çizmeleriyle tayfalar
karanfilli roman güzeli, yüzünde fırtınaların izi reise sarılıyor
arkalarında yarı boş, yarı dolu balık kasalarıyla tayfalar
solgun yüzleri deniz yanığı, fırtınaların derin çizgileri var
sarsak adımlar kan çanağı gözlerle şafağın içine yürüyorlar.
kediler, köpekler ve çılgın martılar kursak kavgasındalar
sarı ışıklı pencereden' günaydın hüzün' diyen bir evin
kapısını açıyor reis kollarını sardığı roman güzeliyle
fokurdayan semaverden dökülür birazdan tavşan kanı çay
beş on zeytin tanesi, domates, kızarmış ekmek kokuları
külleri soğumuş sobaya atılan çalı çırpı ile bir kürek,
kömür sıcaklığında kuzgun siyah saçlı roman güzeli
düşecek karanfilleriyle yastığa, kar beyazı çarşaflara
ağların, teknelerin fiskosu gecenin sessizliği dolacak
isli gaz lambalı, pencere güzeli fesleğenli fakir odalara
sarmaşık dalları gibi sarılıp dolanacak arzulu bedenler
salınacak deniz misali kalçaları roman güzelinin…

tan yeri ağarırken tayfalar çıkacak sisler arasından
yüzlerde ki uyku ve yorgunluk tablosu bir sanat şaherseri.
umutlarla ağlar dökülecek teknelerden denize yeniden.

Dinmez Er / Çeşme / 2010.10.11 /

Dinmez Er
Kayıt Tarihi : 12.10.2010 12:36:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Meltem Ege
    Meltem Ege

    şiir, buram buram deniz kokuyordu

    Cevap Yaz
  • Bülent Baysal
    Bülent Baysal

    Yaşanmışlıkların kurgusuydu, düşlerden süzülen kalem yansımaları. Roman tadında, feslegen kokusundaydı ....Kaleme ve yürege sevgi ve selamlarımla.

    Cevap Yaz
  • Bülent Aydınel
    Bülent Aydınel

    Umut,her şeyi tümleyen bir unsur elbette ve o olmayınca hiçbir taş yerine oturmuyor yaşam denilen bu süreçte...Muhteşem örgüsü içinde şiirsel,çağrışım yüklü bir şiir serüveniydi...Dehşetle kutluyorum sayın şair...

    Cevap Yaz
  • Özlem Sezer
    Özlem Sezer

    zannederim ki, yani öyle hissettirdi bana naçizane, içinizden fışkırıyor o rüya kelimeler ki, yetiştiremiyorsunuz yazmaya, öyle bir sihirli değnek varki elinizde, saniyeler içinde, aylar, mevsimler dökülüyor kağıtlara...çok güzeldi, yaşadım şiiri sanki, saygıyla...

    Cevap Yaz
  • Fırat Parlak
    Fırat Parlak

    TEBRİKLER DİNMEZ BEY... HARİKULADE..HAMİNGWAY IN ROMANINDAN ALDIĞIM TADI ALDIM..10....+ ANT

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (7)

Dinmez Er