Akvaryumda alık alık yüzen
gamsız, kırmızı balık
keşke 'ben' 'sen' olsam
geçtiğim her yeri
Üç - saniye sonra unutsam....
22.şubat 2008
Çakırkeyif/Caddebostan
(01:30)
Andrea and
Rakı şişesinde balık ve fasıl gecesi
..ki bazıları sadece semt ismini görüp şiir yazılıp yazılmayacağına karar verirler...
Kayıt Tarihi : 4.3.2008 02:18:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Balıkların hafızalarının birkaç saniyelik olduğuna dair nereden olduğunu bilmediğimiz bir bilgi vardır.. Gerçek nedir bilmeden ben de böyle bir kaç satır karalamıştım.Ama bilimsel açıklamalar böyle demiyor... Neyse yazıldı bir kere... http://www.biltek.tubitak.gov.tr/merak_ettikleriniz/index.php? kategori_id=17&soru_id=2012 ....Tubitak sitesinden soru: 1) Balıkların hafızasının kısa süreli olduğu nasıl bir testle anlaşılmıştır. Balıkların böyle bir hafızaya sahip olduğu nereden bilinmiştir? 2) Ben balıkların hafızalarının niçin anlık olduğunu, bununla birlikte ölme risklerinin yüksek olup olmadığını (yemek yediklerini unuttukları için) merak ediyorum.. Ayrıca tüm TUBİTAK çalışanlarına böyle bir köşe hazırladıkları için teşekkürler ediyorum. Yanıt: Anlık hafızadan söz ederken kastedilen balıklar, çoğu kültür üretim sonucu elde edilmiş melez akvaryum balıklarıdır. Denizlerde ve tatlı sularda yaşayan kıkırdaklı ve kemikli balık türlerinde ise böyle bir durum söz konusu değil. Daha doğrusu, bu canlıların bir hafızaları var ancak hafızanın oluşturulması işlemi oldukça yavaş gerçekleşiyor. Memelilerde yapısal hafıza, yani sinir hücreleri arasında sinaps bağlantılarının kurulması şeklinde bilgilerin depolanması, � kalpain� adlı bir proteinin sinir hücresi içinde artışı sonucunda hücre iskeletini hareket ettirmesi yoluyla ortaya çıkıyor. Uzun süreli bu işlem sonucunda kalıcı hafıza oluşturuluyor. Mikro saniyeler ile ifade edilen kısa dönem hafıza, uzun dönem hafıza yapısına geçirilmediği takdirde, üzerine yeni bir bilgi getirildiğinde siliniyor. Silinmemesinin tek yolu ise, her yeni bilginin yeni bir sinir ağına yönlendirilmesi gerekiyor. Balıklarda ise, yeni edinilen bilgilerin yönlendirileceği ve gerekli protein sentezi için tekrarlanarak bekletilebileceği sinir yolları bulunmuyor. Mevcut yapı (ve bilgi) hemen kullanıldığı için de hafıza kısa sürede siliniyor. Açık-tokluk merkezleri, memeli beyninde hipotalamus bölgesi tarafından kontrol ediliyor. Burası, canlılığın devamı için gerekli olan tüm aktiviteleri kontrol eden ve bunlara ilişkin uyarıları düzenleyerek cevap oluşturan bölge. Bu tip uyarıların değerlendirilmesinde ayrıca septum ve amigdala çekirdeği gibi bölgeler ile retiküler formasyon yapısı da işin içine karışabiliyor. Cevap oluşturulan dış uyartılar arasında tabii ki sadece motive edici (besin görmek gibi) uyarılar yok. Bir takım stres faktörleri de hipotalamus� un normal şartlar altında oluşturacağı cevapları etkiliyor. Örneğin � açlık� hissi taşıyan ve beslenen veya beslenmek üzere olan bir canlı, doğal bir düşmanı ile karşılaştığı anda artık o denli � aç� hissetmeyebiliyor. Tabii ki burada da işin içine bir takım hormonlar giriyor. Akvaryum balıkları ise, az önce de söylediğimiz gibi, çoğunlukla doğal olmayan türler. Bu türlerin meydana getirilişleri sırasında gen havuzları ile oynanıyor ve türe özgü içgüdülerin çoğu yitiriliyor. Bunun yanında, oldukça dar yaşama ortamlarında gelişmeleri nedeniyle de sinir sistemi bir takım uyarı-cevap mekanizmalarını geliştiremiyor. Doğal düşmanlarıyla karşılaşmak gibi bir stres faktörü de ortadan kalkınca, açlık hislerini bastırabilecek önemli bir etken söz konusu olmuyor. Balıklarda açlık-tokluk merkezleri, memelilerdeki gibi gelişmemiştir. Bu merkezlerin gelişimi, sudan karaya geçiş ile birlikte, yerçekiminin de etkisiyle ortaya çıkıyor. Ancak balıklarda ne yediğini unutmak gibi bir durum söz konusu değil.
![Ayşenur Yazıcı](https://www.antoloji.com/i/siir/2008/03/04/balik-28.jpg)
Yer yüzündeki tüm güzellikler senin olsun.Hoşca kal.Sevgiler.Dost.
şiirin tebessüm ettrimeside ayrı bir güzellik tabii
manasını etkilemiyor olsada rakamlar şiirde çok kaba durmuş
şiirlerinizle tanışmak güzeldi...
İstanbul'un her bir semti şair yapar olmayanı bile sevgili Yazıcı, ama haklısınız Caddebostan bir ayrıcalık eh bir de Çakırkeyf mekân tutulmuşsa o gün..şerefe dost, yarasın.
TÜM YORUMLAR (19)