bakma öyle neşeli olduğuma,
kumlara uzanıp bir şeyler yudumladığım,
akıttığım gözyaşlarımdan yaptığım kederlerdir...
deniz yıldızı gibi tüm vucudum yapıştı yerlere....
ben uyurken sessizce giyip ayakkabılarını gitmişsin,
ardında bir not;
gecikmiş bir özlemin peşinden gidiyorum...
yeri ve zamanını bilemediğin küstahlığına iyi yolculuklar....
sen hiç deniz yıldızını ters çevirdin mi?
o durumda,
tüm kollarını birleştirerek doğrulduğunu
ve
yoluna devam ettiğini biliyor muydun?
bir bütün olarak sudaki yerimi tekrar aldım....
hiç saklambaç oynamadım sevdiklerime,
körebe zamanlarım çok oldu ama....
sek sek atlamayı beceremedim hiç hep çizgiye basan ben oldum....
köşe kapmacayı çok iyi becermişsin,
ortadayken ben,
nereyi boş bulsan yerleşmişsin,
temizlemeden....
arkama mendil bırakmamışsın ki koşup yakalayayım seni....
çocuk oyunları,
çocuk oyuncağıydı ihaneti saklambaç yapıp,
körebe ilan etmen beni....
hay ebesini desem arkasından gelecek kelimeleri tutamam dilimde....
amacım unutmak değil seni,
hatırlamamak istiyorum sadece
uzunca bir süre denizde kalmak istiyorum kendimle...
zenginlik saydığın ne varsa yüklen götür sırtında öteki dünyaya,
bu dünyada yeri yok ateşe atılacak sevgilerin....
ölene kadar seni beklemeyeceğim tabi ki,
aptal değilim o kadar,
sadece aldandığım kadar manyaklığım var sevgiden göremediğim....
yabancı bir söz vardır,
işin içine çok aşçı girdi mi,
çorbanın tadı tuzu kalmaz diye,
anladığını umarım.... :)))
herkesin kendinden kaçacağı bir yer vardır,
o da kalbini emanet edebileceği kadar güvendiği dağlardır,
her kar her dağda erimez,
emanete hiç bir zaman hıyanet de edilmez...
yanımdayken sevgiydin,
gidince aşk olacağına emin olamazsın,
her kalbin tepesinin atma noktası vardır,
karları eritmeye sebep verme.....
parayla ölçülemeyen minik sevgiler taşırım yüreğimde,
denize taş atarken bile güleriz çılgınca,
kendimi vurma pahasına....
belirgin bırakmıştım kalbine çizgilerimi,
yeniden üzerinden geçmem gerekiyor olabilir
ama
ben bir deniz yıldızıyım
kalem tutamam ki,
ellerim yok benim unuttun mu?
bakma öyle neşeli durduğuma,
minik sevgilerimin gözlerindeki gülüşe aşığım ben,
attığı her taşta acısa da yüreğim,
işte asıl ben onu
ölene kadar seveceğim...
Kayıt Tarihi : 11.3.2018 22:31:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!