Bire alır, beşe satar; doymazdı,
Aç gözlü biriydi Bakkal Murtaza.
Gönül incitmeden asla caymazdı,
Tok sözlü biriydi Bakkal Murtaza.
Lafı laf üstüne dizer yığardı,
Tuttuğunu inek gibi sağardı,
“Merhaba” diyeni lafa boğardı,
Çok tuzlu biriydi Bakkal Murtaza.
Kardeşi kardeşle boğuştururdu,
Foyasını bulur döğüştürürdü
Yağarın okşalar oğuştururdu
Kem özlü biriydi Bakkal Murtaza.
Varlıklı aviller kivralarıydı,
Zampara sohbeti zırvalarıydı,
Sapıklar, gopuklar çevreleriydi,
Pürüzlü biriydi Bakkal Murtaza.
Her mevzuda adı duyulurudu,
Şanslıydı, hatırı sayılırıdı,
Bir dişi görseydi, bayılırıdı,
Kırizli biriydi Bakkal Murtaza.
Çağdaş deccallığı hiç bırakmazdı,
Camiye de girse haç bırakmazdı,
Öyleder-böyleder öç bırakmazdı,
Garazlı biriydi Bakkal Murtaza.
İslam’ı sevmezdi karşı çıkardı,
Şeytani fikriyle alttan akardı,
Küfürbazdı salyasını dökerdi,
Marazlı biriydi Bakkal Murtaza.
Biraz kalıplıca çapı, küresi,
Buna ters düşerdi Türk’ün töresi,
Taraf etrafıyla yanı, yöresi,
Kerizli biriydi Bakkal Murtaza.
Feymânî’yi görse surat asardı,
Meydanı boş bulsa kendin kasardı,
Sesini duyanı sinir basardı,
Bed yüzlü biriydi Bakkal Murtaza.
Kayıt Tarihi : 10.11.2005 11:10:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
TÜM YORUMLAR (2)