Makale
Yaşarken karamsarlığın gölgesinden yoklarız kendimizi.
Bazen karanlık düşüncelerin gece gibi yansır içine.
Ve kalp mühürdür ömrüne en aydınlıklardan.
Bu yuzden perde olur hayatın arasından süzülen loşluklar.
Geceye benzeyen varlığımız yanmalı ki, aydınlıklarda bulalım varlığın değerini.
Ve en gerçek özgürlükler aydınlıklarda büyür daima.
Çünkü ruhunun aydınlığı kadardır her insan. İnsan gerçekten aydınlıktaysa özgürdür. Gerisi loş bir ışıktır görülen.
Bazen insanın gördüğü şeyle, görülen şey aynı değildir.
Bakışlara gölge düşerse görülen şey gölgede midir ki ? Asla değildir.
Herşey insanın iç görüşünde bir şekilde veya bir değerdedir.
İnsan düşüncelerini izleyendir.
Düşüncelerini izlemesini sağlayan ve her izde kendini bulmasına ve ona ulaşmasını sağlayandır Allah. (c.c)
Sizi gerçekte görenler, görmüşlerdir zaten henüz siz gözükmeden gözlere.
Gerçekte görenler diyorum; gerçeğin gözü yoktur ki , sadece yürekten bir bakışı vardır.
Yaşamda zifiri bir hüznünüz olabilir. Çünkü nur ferahlığının hüzmesine ermek ancak o bilinçle elde edilir.
Yaşamda öyle bir geçiş degil midir? Daima gecenin içindedir tüm aydınlıklar.
Tüm karanlığın içinde kutlu ve büyük bir umut ışığınız varsa tüm aydınlık içinize yansır.
İçinizde küçükte olsa bir ışık varsa eğer, bu kendi inancınızın aydınlığıdır.
Gecenin kaderi karanlık değil, bikakis içinden ne kadar ışık yansıttığının bir ifadesidir oysa.
Hiçbirşey göründüğü gibi değildir. Çünkü gözler çeşitli, görünen şey ise tektir.
Bazen görünür olan şeyin her göze görülebileceği bir kaide de yoktur.
Görmek sadece hissetmektir. Yaşamda bazen net herşeyi göremeyebiliriz. Bu doğaldır.
Oysa bir görüşte, bir duyusta görünür olmak, kalpten daima bir görüntü oluşturmaktır.
Bir duygu ve düşünce bakışında buluşmak, daima sizin yaşama bakışınıza kalpten bir görüş sunar.
İnsan hem düşüncenin karanlığından yansıyan aydınlıktır hemde aydınlığa ışık tutabilen düşüncenin içinden süzülen bir bakış açısıdır.
Kalbin aydınlığından ancak düşüncenin yansımasına ulaşılır.
Her ne kadar aydınlıkta olsada insan, bu gerçek bilince ulaşmak anlamında değildir.
Karanlık, anlık sureti bir geçistir. Bilinmez dış bir yansımanın gölgesi daima yaşamın şeklidir.
İnsan kendi varlığına baktığında dahi nice gölgeleri vardır.
Oysa kendi hakikatinin bir yansımasıdır insana yansıyan herşey.
Ancak asla o yansıyan gölgenin de öz sureti değildir insan.
Yaşamda net bir bakış, gerçeği göstermeyebilir. Zaten gerçeğin özü , gözle görülmez olandır.
Ancak düşüncede görmek, hissedebilmektir.
İnsan bazen varlığında yoksuldur ancak bu asla kendinden yoksun kalmamaktır.
Çünkü daima yokluktan dokunursun varlığına. Varlığına bir var katmak yaşayan herkes içindir.
Ancak varlığından bir varoluşa erebilmek, kendi varlığından da ötedir.
Çünkü o noktada varın yoğun tükenir. Çünkü Allah'tır en var eden.
İnsan aydınlıkta herşeyi gören değildir. Düşüncenin ışığında kalbe zuhur eden yansımayla,
öz bir inanç ve gerçeklik ile yaşama bütünlenendir.
İşte o noktada duyuş ve görüş yalnızca içimizde bize aittir.
Ve her türlü geçisler, gölgeler ve yansımalar içimizdeki aydınlığında bir işaretidir.
Gözlerinize değenler sizdendir, unutmayın onlar göremedikleriniz içinde size bakıyor olanlardır.
Yaşamda bir düşüncenin aydınlanması kadardır insanın yaşama ufkunun sonsuzluğu.
Bazen tek bir düşünce dünyamızı aydınlatır.
Dünyayı aşan insan, kendini aşan insandır.
Kendini aşanlar ise yaşamın anından geleceğin zamanına ansızın düşünceyle ulaşanlardır.
Karanlıklardan aydınlığa çıkmak için daimi bir kor ile bir fecr yaşamak gerek.
Gözü aydın olanlar, yeryüzünde bazen düşünce karanlığında kalsa ne olur ki?
Yeryüzü gerçek menzile ileten geçici bir yoldur.
Oysa ötelerde göz aydınlığı gören gözleredir.
Ve gerçekliği aydınlatanlarda ancak o gözlerle gözetilir.
Bazen siz görmesenizde yaşamın bir parçası sizi gözler.
İşte o zaman kalbinizle görümsersiniz.
Ve iç görüşünüz canlanır belki göz göze bir geliş, hiç gidilmeden yaşanır.
İşte o zaman öz öze değerde değişir herşey.
Çünkü ufka kanat vurur bakışlarınız değişimin gözbebeklerinde.
Bazen düşüncenin karanlığında bir tek umut ışığınız vardır kalbinizdir o.
İnsan düşüncede gördüklerini duyabilir daima.
Çünkü insan düşüncelerinin kendini gözlemlediği yerdedir. Buyuzden insanın kalpten gördükleri daima kendini kendinde gözetir
Çünkü görülen yalnızca görüntü değil , bir görüş ve duyuş ifadesidir.
İnsanın bakış açısı daima geçmişten geleceğe bir yöndür.
İç duyuşlara yön olan gerçek bir gözlem, gerçekliğin doğrultusunda kalpten bir izlenimdir daima.
Yaşamda derin etki ve oluşumlar mutlak varolduğu ve varolacağı için içimizden bir şekil alır.
Hiçbirşey göründüğü gibi değildir, yalnızca görüldüğü ölçüdedir.
Çünkü görülen ancak görebilende görünüştür ve görünen sadece insanın algısındaki yürekten görme ile bir görüntü oluşturur.
Buyuzden hayatta düşünceye yürüyenler, daima kendi yönlerini aydınlatanlardır.
O zaman ne baktığın an, ne yaşadığın zamandır hudutları arşınlamaktır anlayarak yaşamak.
Tuba Gürdere
Kayıt Tarihi : 16.2.2020 21:58:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!