Yar'e dizilmiş alevlerin lav ucuyum. Yanarak,severek vuruluyorum senden.
-Nefsi müdafaamla menfi vaham arasında sözsüz kaldığın istenç anların var.
-Aşkı avuçlarına almış amaçlarımın gün yüzüyüm. Gün’eşimin yansık kadınsılığınla ısındım sevdaya.
B’ıraktım kendimle seni seven kendimi.Karanlığın içinde toplandım.
-üfle alev alsın şule… köz olsun aşk.Üstsüz kalsın benlik ateşim.Kebap ile sebep kızarsın birlikte.
-Sana yenilmişliğin yenilsin.Yenil bana her zaman …
-Savur küllerini, güller üstüne.Kokuna gelmişliğin koşucusuyum.Dinlendir beni dudak ucunda. Güllendir beni, sıcak mevzinde.Gülünden öptür beni, dikenleri sinemde kalalı çok oldu.Yaşa sen çok yaşa…
Boş kalsın kallaviler. Kavlarımı tümler ateşin.Bir gün yanar aziz hatırlarımızla aşk.
-Üzerime kilitlediğin aşk doyurdu. Kaldığım yardin, doyumlarımın merkezkacıydın.
Doydum sana.
Başladı aşk.
S’oyundum sana.Giyindi aşk.
Duyu bilimcisi olarak geldim hissi dünyana.
Sözlerin nemleniyor göklere. Manaların bulutlarına teslim oluyor buhur. Yarın çok yağmurumsu. Yarim çok ıslak.
Ömrümün ıslasıl yanısın.Yanım istiyor seni.
-Ördükçe sökülen buluşma gibiyiz.Buluşamadıklarımız kördüğüm. Duvarlarını örüyor anacıl tığlar.
Yakasız kalmış kavuşmak. Yakasını açmış hasretin ateşi.
Bir an hülyası değildin.Ömrün sıcak demlerine şifrelendin.
Yar altında yar yağar. Bir yağışa teslim anların dilindeyim.Susuyorum kendim işitmeyecek kadar .
Kendimi götürüyorum görmezlik ufkuna.Asılı kalmış Aslılığını görüyorum, kederlerden Keremlere taşınıyorum.
Çiğ düşmüş düşlerine geliyorum.Can kurtaran olarak. Yar altında üşüme sakın.
-Duası kadar içten ve sığınışlıyım. B’aşka biçimi olan aşkın içiyim.
Ölümsüz zamanları taşıyorum sana.Kal bende.
Kendini saklama ebeye. Sobelendik aşka.Dünya bilse kime ne?
Gözlerimde kalan benli bakışlar. Işıkları kapatsak diyorum.Gözlerin yazsa, sözlerin aksa, akışın sonuna yazmasak yaşasak diyorum …
-Kabataslağıyım senli yaşanırlığın. Temeli sağlam duruşlarda. Duru bir dünyanın ilk cümlesiyiz.Aramızı bozacak çok şey var; ama bu aşkın anlatım bozukluğu yoktur Şulenar.
-Gereksiz sözcükler kullanılmadı bahtının cümlesinde. Yanlış anlama, yaşamaya dayalı sözcüklerimiz yok.Çelişen duruşlarımız bir arada kullanılmadı. Yüklem ile öznemiz arasında sağlam durduk.
-Örneği bizden, gömleği bizdendi aşkın.Yusuf’ın yırtık gömleğine betimlenmiyordu. Benzetmelerimin aşk yüzüydün.
Dil kaçışlarımsın.Kaçamadığım sözcüklerimin mana denizisin. Yosun tutmuş meramlarımın anlamısın. Güllerin yaprağına yazdığım kırmızı kaderin aşk cevabısın. Cevaplara kazdığım tutkunun sevabısın.Bu mistik yüreğin esvabısın.
- Usulca geldim beşiğine.Bir bebek ağlıyordu içinde.Bir bebeğe kadar büyüttüm hayali.
Bir ana yüreği sızdı içinden içime. Amaçlarımın babasıyım. Bir baba duruşunda kaldım gözbebeklerinde.
- Yemyeşildi, hayat, aşk, yarınlar. Maviliğim vardı üstümde. Sen sonsuz orman gibiydin.Ben masmaviliğin atası gibi…
-Eklendik böylece. Yarın senden sonra çok yarın.Yarın senden sonra çok yarim oldu.
Kayıt Tarihi : 20.3.2013 20:35:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!