Birgün yalnızlıkla taş düşecek başınıza, bahtınıza
Ne vakit, ben bilmem
O gelir seni bulur
Sonuna kadar hayat arkadaşı
Ne zaman bilmem deme
Çevrendeki dallardan önce yapraklar düşecek
Sonra kader fırtınalarında dallar kırılacak,
Birbir kaybedeceksin sevenlerini, sevmeyenlerini
Ansızın gidenler olacak
Ağır ağır gidenlerde
Bir ırmağın taşıdıkları gibi
Denizlerden sahillere sürükleneceğiz
Dağlardan ovalara, göllere
İnsanlar gelip gidecek
Tam bir med, cezir
Günler akıp gidecek gözyaşları misali
Her canlı sırasında ölümünde
Alınacağız, üzüleceğiz
Gökkuşağının renkleri kararacak, mavi, yeşil yok
Darılacağız sevdiklerimize
Et tırnaktan vazgeçer mi
Vazgeçişler kapıya dayanacak, kapılar zorlanacak
Unutulacağız zamanda
Azalacağız yüreklerde
Albümlere sarılacağız
Onlarca yılı sığdırdığımız fotoğraflara ve maziye
Eşine, işine, aşına bakarken
Susuz kuyular gibi kör ve derin mazi
Ağlayacaksınız, özlemle, hasretle, umudun yitecek
Yağmurunda ıslanacaksınız hayatın
Keder, hüzün dökülür damla yerine
Yanardağlar gibi lavlar püskürtmek
Gökyüzünden alev alev yıldızlar gibi
Kaymak varken ümitlere, sevgiyle
Umarsız davranma bütün gerçeklere
Birgün bunları yaşamak düşecek size de, bize de.
Kayıt Tarihi : 17.12.2021 08:41:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!