Ey bahçıvan ne garip! Düş gördüm düş içinde.
Turna havalanıyor, kervan vuslat göçünde.
Dikişsiz libas hazır, terzi makas biçimde.
Her nefeste yaşadım, ben ölmeden ölümü;
Ve gördüm boşa geçmiş, hayatın her bölümü.
Ey bahçıvan, bahçıvan, buda beni kes beni!
Çıkar dipsiz kuyudan gökyüzüne as beni.
Düştüm aşk otağına terk ediyor us beni.
Şu gönül penceremden bir ışık sızdırıver;
Gök kuşağı rengini içime çizdiriver.
Ey bahçıvan uykusuz, kaldım nice geceler.
Bu yürek yangın yeri düğümlenir heceler.
Şifreyi çözemiyor dil evinde bocalar;
Şah damarım atmıyor hokkam oldu bir serap.
İşler isen, aslına dönecektir bu türap.
Ey bahçıvan Burak ol, at beni asumâna.
Katre, düşsün Kevser’e dalıversin ummana.
Gayrisini aramam kavuşunca canana.
Milâdım olsun o an, yeniden yazsın kalem;
Okunsun gözlerimden iki cihanda âlem.
Ey bahçıvan ne garip! Düş gördüm düş içinde.
Turna havalanıyor kervan vuslat göçünde.
Dikişsiz libas hazır terzi makas biçimde.
Her nefeste yaşadım ben ölmeden ölümü;
Ve gördüm boşa geçmiş hayatın her bölümü.
Hikmet Saadet ÇAKICI
Hikmet Saadet Çakıcı
Kayıt Tarihi : 28.6.2019 22:54:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!