Bahar Dolu Gülüşüne Sar Beni

Günler sessiz akıyor, yorgun kızıl akşamların soluğunda
Kangrene dönüşen, gözyaşların sel olduğu bu düzende
Ne gönüllerde sevinç
Nede yüreklerde umut kaldı
Sahipsiz diyarlarda
Uçsuz bucaksız esir sokaklarda
Düşler âlemlerin
Yanıbaşında
Sefiler perperişan
Dert anlatan diller bitab
Çoğaldıkça çoğalan bu acılar
Ne söz kaldırır
Ne kalem
Nede ah

Gecelere dolan uykusuz gözler buğulu
Nice soğuk dudaklar titrek
Hüzünlerin cirit attığı kalbimde
Zoraki gülüşlerim
Gecenin ateşinde
Çoktan
Sararıp soldu
Mesafesiz uzaklara koşan
Sarararan şu gün batımlarım, zulmünden ve ölümden de beter

Özünü unutan şerefsiz insan gibi, kocaman ağırlığı olan şu döngü içinde
Kendini sonsuzluğa mahkum eden
Dokunduğumda
Çırpınıp duran
Tüm geceler
İki yüzlü insanlar gibi
Kalleş
Katranan karası renginden, hüzünlerinden
Damla, damla damlayan
Gözyaşlarım damlıyor
Avuçlarıma
Beni yakan, perperişan eden zaman
Yada
Namusuyla çirkef atan
Puştan da puşt
İtten de it
Zalim törelerden de zalim, cana kasteden sömürü düzeni batsın

Tanır huzurunda büyüyen tüm acılarım, tüm susuşlarım, her isyanım!
Yüreğime oturan hüzünüm
Gamalı günlerim
Melmeketim
Taşım
Toprağım
Çakılım
Vay havar
Sırtımda taşıdığım
Şu fukaralığın ardından
Gecelerime
Bir mehtap
Bir ay bile doğmuyor

Dilimde feryat
İçimde acılarım gizli
Sılada
Yâr özlemi gibi
Sevda yüreğime doldu
Ayreten
Özgürlük özlemim var içimde!

Şu kapkara gecelerime
Uyan yâr
Öyle muhtacım ki sana
Kavrulmuşu sevdamla
Bari
Yüreğine sar beni
Kızıl hüzünleri bitmeyen
Gecemde
Sen
Bana
Varlığını hissetir
Gülüşlerini düşür gözlerime
Ellerini ver ellerime, kalbimde ki közü, ateşi sen söndür

Çiçekleri solduran, beni tükenmez dertlere düşüren dünya'da
Ayırma gözlerimden o umut dolu gözlerini
Ve
Sofrana
Lokmana
Emeğine
Tenine
Bahar dolu gülüşüne
Özlemini duyduğumuz özgürlüğe
Sar beni
Kör gecenin kör vaktine aldırmadan
Al, kendine kat beni, çünkü içimde bir yangın var, o da sen dolu

Mehmet Çobanoğlu
13.12. 2023
Gürpınar