Bir çeşit Bağdat sendromu yaşıyorum, yüreğim ayaklanmış ruhum uyumakta düşe kalka yaşıyorum.
Ne zaman yalanlarla örülmüş duvarları yıkmaya kalksam altında kalıp tecavüze uğruyorum aslında kıstırılmış bir yaşam öyküsünün dışına çıkmaya çalıştığımıda biliyorm.
Figüran halimle baş aktörlüğe soyunup oynamak istiyorum beceremiyorum, içimdeki mutsuzluğun aktörleriyle cebelleşiyorum.
Her yerinde cam kırıkları şırıngayla damarlarıma naklediyorum yazıp çiziyorum aslında kendimi kandırıyorum.
Yaşadıklarımdan öğrendiğim bir şey var:
Yaşadın mı, yoğunluğuna yaşayacaksın bir şeyi
Sevgilin bitkin kalmalı öpülmekten
Sen bitkin düşmelisin koklamaktan bir çiçeği
İnsan saatlerce bakabilir gökyüzüne
Devamını Oku
Yaşadın mı, yoğunluğuna yaşayacaksın bir şeyi
Sevgilin bitkin kalmalı öpülmekten
Sen bitkin düşmelisin koklamaktan bir çiçeği
İnsan saatlerce bakabilir gökyüzüne




Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta