AY DOĞACAK
--Kahverengi Deniz Gözlüye...!
Ardından ay doğacak. Gece şarkımızı söyleyecek rüzgarlara. Saçlarının karasında solacak ömrüm. Gözlerinin renginde kuruyacak bütün denizler. Dudağının her kıvrımında bir can yakacak tebessümün, sonra bir can alacak ellerde gülüşün, geceye ay doğacak ardından.
Yazılmamış-ama yenilmiş- bir ömür kalacak benden sana. Güller rüzgarın önünde nasıl titrerse, kimsesizliğimde öyle çıldıracağım. Her bir yaprak yere düştüğünde, saçından koptuğunda bir tek tel, sen o teli yere attığında, gözlerinden inciler aktığında, ben toprak olacağım. Avuçların yanacak sabaha karşı, gözlerinde belirsiz bir karanlık, umudu kurşuna dizdin sen gülüm. Karanlığı dize getiren benim oysa… Ardından yıldız kayacak, homurdanacak volkanlar yeryüzünde, bir depremdir kopacak, koyuverecek kahkahasını gündüz, gece “kahverengi deniz gözlerinde” ağlayacak, ben öldürülmüş şairlerin yurdunda toprak olacağım, ayaklarının altında. Kimse tenezzül etmezken suya hasret yanaklarıma, ağlayacağım.
Yusuf’un kuyusundayım şimdi, Züleyha’nın epey uzağında, kardeşlerim yurdumda kaldı, ben senin yokluğun üzre gurbet ellerde, sılam sensin ey yâr. Seni kaybettiğim ve aramaya kalktığım bu dünyada artık vakit gece. Ay doğacak birazdan sıradan bir hınca doğar gibi ardımca.
Kurşun izini yüreğimde, gözlerini umutlarımda kaybettim. Solan her gülün hatrına, terk ettiğin güne inat bekleyeceğim. Gece susacak, ağlamayacak belki ırmaklar, fakat gökyüzü bir biri ardına bırakacak yıldızlarını. yaz günü yağmur yağmazsa eğer yıldız kayar zülâl gözlüm. Gece seninde iner penceren önüne ve birazdan ay doğacak.
Susan ve ağlayan ne varsa, senden yana ayışığında birkaç damla, lacivert gökyüzünde şimdi ay doğacak.
Bornova ile dünya arası ne kadar sürer ahu gözlüm, kaç saat, kaç lira, kaç ölüm sürer? Bu yollarda ağlar yıllarım gibi şimdi kimsesizlikten. Azrail bir melek, sen melek suretli bir cansın, canımın sol yanından ahd-i fermansın. Kaç ömür diledinse sen aşıkların hayır mı dedi, sür sefasını ki bir gün kuş kanatlarımda kardelen açılsın. Dağlar erisin yeniden, dünya ve sen isterse geçit vermeyin sevdama. Olsun be gülüm ne de olsa ay doğacak.
Sen tasalanma diyarında gülün, bülbül olup ben ağlarım. Sakın dokunma gece boyu saçlarına, eller değmesin, eller bilmesin yaralarını, ben çözerim gözlerinde ki ahı, saçlarını sürerim yıldız yıldız, eller ne bilsin benim halimi de seni anlasın. Bir gece anlarsan beni umutların kırılmasın sevgili, geceye de ay doğacak.
Zirvesindeyim yokluğunun, başkaldırdım kelamımla ve kalemimle. Söz düşmez dilimden varlığına, varlığın için harcanacak varlığım. Yokluğuna yanmasın aşıkların, üzülme sen, suç ve gece boyunda şair bir kere de şiir yazmasın. Şiirimi yarından yazdım sana, ipek sert kaldı ellerinin yanında, yara açtı güllerin deseni bağrımda, varlığım gizlidir senin şu yokluğunda. Varlığınla canım hayat bulacak, Yusuf, Züleyha’ya varacak. Kuyular kapanacak ve ötelerden ay doğacak.
Sırlı dünyanın kördüğümünde, ahlar solacak dünlere, bir aşık ben değilim dünyada elbet yarın çocukların doğacak. Belki kızının adını koyacaksın “Hürrem” ve oğlun “Süleyman” dünyayı yıkacak sevda derken adından. Arkasından savaşlar geçecek adının, yıldırımlar bu kez benim için parlayacak, karlar eriyecek sabaha karşı, güller bir kez daha ağlayacak, Azrail’e ben derken merhaba, sen üzülme birazdan ay doğacak.
Her ölüm bir can verecek yeniye, her doğum üzecek ölüm var diye, “Ve şair ölümüne ağlamaz
Doğum onun için ölümdür zaten”
Güller kanarken gece başlayacak, yıldızlar belirecek gökyüzünde, bir kulu yine uyku sarmayacak, halbuki ben öldüm, fakat yine kahverengi denizlerde yakamozlar oynaşacak. İklimler değişecek, ha bire, durmadan, devran solacak, bu kancık devran değişecek, “Gün gelir devran döner
Yeminlerle gelir güz
Biz bu aşkı güzelim
Böyle de büyütürüz” diyecek şairin birisi. Adımı anmayacaksın. Unutulacak yâdım, bu geceye de ben misali, sen misali, sen gibi ay doğacak.
Ölümlerle başlayacak her şey
Doğumlar ölüme kurban olacak
Dünya ve sen iki ayrı yer
Biri yokluğun, öteki mahşer
Gözlerim yüzüne hasret kalacak
Sabret, birazdan ay doğacak.
-albatrosfatihkemal—
A. F. K.
BAD-I MEMAT -2-
Kayıt Tarihi : 12.9.2006 00:32:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Ahmet Kürşat Göktürk](https://www.antoloji.com/i/siir/2006/09/12/bad-i-memat-2.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!