Bâd-ı Hazân
Bu kaçıncı cenaze, namazını kıldığın
hiç kendini koydun mu o tabut’un içine
Uzaktan ve yakından var mı ibret aldığın
Düşündün mü gidenin günahı ne suçu ne?
Her ayrılık bir hüzün son gidiş provası
Hepimiz bir rüyanın parçasıyız aslında
Dönüşsüz yolculuğun ardında kalır yası
Künye düşer toprağa Bâd-ı Hazân faslında
Can denilen emanet kula borçtur Hâlık’dan
Nimetlerle kaimdir hayatın idamesi
Doğan mutlaka ölür Emir gelir Mâlik’den
Temlik yok temerrüd yok peşindir ödemesi
Ömür denilen süreç kundak kefen arası
Doğar doğmaz çalışır hiç değişmez sayacı
Ecel fâniler için bilinmeyen sırası
Muttakî olanların ölüm başının tacı
Dünyadaki her nefis ölümle eşitlenir
Amelle haşrolunur herkes farklı surette
Günahlar nispetinde Cehennem çeşitlenir
O yeniden doğuşta, âlem-i âhirette
Heyhat! kul hakkı ile dünyadan göçenlere
Adâlet mahkemesi mahşer günü kurulur
Haram Helâl demeyip yiyip’de içenlere
Yedikleri kâr kalmaz mutlak hesap sorulur
Şairağam bilirim bilerek Hak yemedin
Varsa şayet bir borcun fâni âlemde bitsin
Hakkın olmayan şeye bu benimdir demedin
Allah ’Gafûr-ur Rahim’ af ve mağfiret etsin
Kayıt Tarihi : 9.9.2015 11:07:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Mehmet Nalbant](https://www.antoloji.com/i/siir/2015/09/09/bad-i-hazan.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!