Derler ya tamda Anadolu çocuğu,
Kahpe rüzgâr esmemiş Suriyet’ine,
Dağlardan inen billur sular gibi,
Bir de saflığı yüzünden okunur abdallığı,
Yani biraz öyle biraz böyle,
Seni ilk gördüğümde,
Hani yüzün kızardığı bozardığı,
Kahvene zehir atıldığı günlerde,
Dedim bu çocuğun bir derdi var içinde,
Kapana sıkıştırılmış onu bir avcı yakalamış,
Kendi kendime yok bacanak olmaz bundan,
Daha olgunlaşmamış kendini aşamamış,
Gönül bu ya ferman dinlemez,
Kısmet bu ya kimse engelleyemez,,
Yani öyle ve ya böyle,
Mustafa’m girdi önce dünya evine,
Sonraları ustaca benim gönlüme,
Dedik ya tamda Anadolu çocuğu ama
İçinde taşımaz kötülük art niyet,
Durduramaz gözünü elinde olmadan nazar eder,
Değdi mide aman ki aman eyvah ki eyvah,
Ferhat’ın çabası boşunaymış,
Bir bakışıyla dağları deler ,
Oda benim gibi şimdilerde
Yetim kaldı öksüz kaldı,
Zaten öksüzlük namında vardı,
Ama şaşırdı bakakaldı,
Bin kez de seyretse sunalı,hem kendi gülüyor,
Hem de bizi güldürüyor, birazda onu andırıyor,
İşte öyle bizim bacanak Mustafa’nın hikâyesi,
Doğum günü onun işte sana benden hediyesi,
Abdulhamit Erkaner
Kayıt Tarihi : 1.4.2021 16:31:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Abdulhamit Erkaner](https://www.antoloji.com/i/siir/2021/04/01/bacanak-mustafa.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!