Babı Esrar Şiiri - Ünal Çağabey

Ünal Çağabey
298

ŞİİR


2

TAKİPÇİ

Babı Esrar

Hangi aşktı yeryüzünün bekçisi
Layığın durduğu yerde miydi yıldızlar
Yoksa kapının ardındaki küfün içinde mi
Biliyorum anlamayacak kimse beni
Hep dem vururlar zaten Haşim’den de kapalı
Kapıların ardında yüzmelerdesin diye..


Layıkıyla bilmedik biz seni
Tenzih ederim ki benim şanım büyük değildir
Yerde ki bir karınca bile dev kalır yanımda
Tıpkı okyanusun gölü yutması gibi
Gönül dağarcığım bir testiden bile küçük
Bir yudum suyla dolan lanet ev
Anlamaz bilirim seni
Kaşlarımın arasından geçip giden yol..

Kutsayamadım aşkımı ölümün gövdesiyle
Aşamadım cahillik engelini
Merdiven düz duvar önümde
Gözlerim, gözlerim demir dağının örsünde..

Aşamayan cahillik engelini
Bilirim taşıyamaz bilgelik yükünü
Ölümün gövdesine aşkını sarmayan gönül
Aşık oldum diyemez
Olmamıştır zira aşık
Sadece layık’ın oturduğu en güzel yer..

Kimse anlamamıştır beni, bilirim
İki denizin buluştuğu vakti istedim ben
Masumiyet müzesinde bir can veriş
Ve gözlerinin siyahında dans etmek sevdiğimin
Al bir bayrakla tutmak
En derin yerinden yüreğinin..

Bilmem, kimse anlamamıştır beni
Duvardaki buz mavisi kapıdan başka
Bir de yerde duran kirmanşah halısı..
Ve tatlı bir ömür gibi gitmeye niyetlendim
Sabrın en sonundaki afatı da görerek
Sırlar çıkarsa belki o gün
Sabır denizinin dibinde duran altınlar
Gösterirlerse başlarını damlanın hayatına
Belki tatlı bir ömür gibi gitmeye niyetlenirim
Ferhat’ın, demir’in, örs’ün kalbine…

Ünal Çağabey
12/05/2009 Uzunköy…

Ünal Çağabey
Kayıt Tarihi : 16.5.2009 07:58:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Ünal Çağabey