Saklıyken anahtarı gizli kirişlerin;
Kirişi kırmaların ya da fanusun …
Bazen öyle rahatlar ki insan,
Sınırsız büyük bir cam ormanın
Kesafetinde raksetmek gibi ulvi.
Zamanın durduğu bir an içinde
Güzelliği yakalamak, avuçlamak
Ve bırakmamaktır, onu görmek.
Ve şüphesiz savunmak, yolu,
Kendi gittiği, bilinçli yön verdiği.
Fetusun ellerinin ayaklarından
Önce şekillenmesine benzer
Durağan değil, en olağan şekliyle;
Zamanın durduğu bir an içinde.
Bazen öyle rahatlar ki insan
Koza bebeği için büyüktür
Anne karnı ve feza sınırsız,
Görünenin dışında yaşayan var
Demek tırtıl için, gözükür ılımsız,
Henüz açılmamış yumuk gözler için;
Ama hayat bahşeden kendinden.
Sıcaklık var, sızısız, yorumsuz,
Her yandan, yükselir yaz güneşi,
Öğlen yükseleni on iki ya da fin
Hamamında ‘son, fin, ton’ misali;
“Saat on, yatağa kon”. Üşür öyle
İnsan, terlerken, birkaç ürperti;
Uçsuz, öyle rahatlar ki bazen insan
Ve baktın, hatasız-suçsuz doğdun
Sektirmeksizin o yirmi dört haftayı;
Nikbin balıkçılar okyanus tosununda
Orman canlı yeşili deniz mavisinde -
Kendini bildiğin böyle bir konumda,
Bu mevkide, tarlaların güzel nadasta;
Buğday burada ve başak ve son ürüne
Biçmek, her seferinde ama hepsinde;
Zamanın durduğu bir an içinde
may9,‘05
………..
~(!
Kayıt Tarihi : 9.5.2005 23:04:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!