Giyim konusunda bildiğim her şeyi babamdan öğrendim; erkeğin de aynı bir kadın gibi güzel kokması toplumsal görgü kurallarını bilmesinin işaretidir sözü hala yankılanır kulaklarımda.Günde iki kez banyo yapılması ve sabah işi için akşam eşi için traş olunacağı gerçeğini ilk ondan öğrendim ben.
Renklerin uyumunu kravat takmanın asaletini çorap renginin kemere uyması gerektiğini nasılda güzel anlatırdı bana.Güzel uyumlu ve temiz giyinmenin insanın önce kendine olan saygısı sonra yaşadığı topluma olan saygısıdır derdi de başka şey söylemezdi.
Canım babam şimdi zaman değişti ben tüm bunları bilsemde torunlarına öğretemiyorum,yeni nesil darmadağınık pantolonlar ha düştü ha düşecek sanki kemer kıtlığı var piyasada.Çorapsız tımbırlendler çok moda, yeşille mavide siyahla beyazın uyumunu bulmuşlar, renklerin bayanı erkeği yok artık.Rahatlık ön planda moda denilen kavram beyinleri yıkarcasına heran karşımızda yakışanda giyiyor yakışmayanda moda ya...
Yıllar önce yeşil eteğimin üstüne kırmızı buluz giydim diye nasıl kızmış beni sinemaya götürmemiştin.Şimdi renk cümbüşü giysiler,hani fena da değiller
ya gözüm alıştı ya zevklerimi kaybettim belkide yılların kurallara uyarak yaşama şekline bir başkaldırı bu beğeni.
Biliyormusun kot pantolonun üstüne takım elbisenin ceketini giyiyorlar Sen bana kot pantolonla spor gömlek giyilir demiştin ayağına da spor ayakkabı giy kızım derdin.Şimdi takım elbisenin altına kocaman botlar giymek moda
Hatırlıyorum da Cumhuriyet bayramı balolarında uzun gece elbisesi giymen gerekir derdin bu günün anlamına uysun diye.Şimdi böyle balolar çok azaldı üstelik gece elbisesi giyen de yok
işleri düşünmekten
Kalabalığın içinde kalabalıktan biri
Gecenin içinde bir yıldız, yitip gitmiş çocukluk gibi
Sevgilimsin,ak dişlerini öpüyorum, aralarında bir mısra gizli
Dün geceki tamamlanmamış sevişmeden